7 yıl evvel bir yolculuğa çıktık.
Bu yolculuğun adına “patronsuz gazetecilik” dedik.
Bu yolculuktaki aracımızın ismini ise “Afyon Postası” olarak belirledik.

Önce biraz emekledik.
Baktık ki bu millet bizi bağrına basmaya hazır.
Sonra kalkıp yürümeyi denedik.
Patronsuz gazeteciliğe bizden çok halkın ihtiyacı olduğuna tanık olduk.
Buradan yola çıkıp koşmaya başladık.
Yolda kendimiz düştük, kendimiz kalktık!
Tüm bunları yaparken kimseden “elimizi tutmasını” beklemedik.

Bu şehrin hür ve gür sesi olmaktı tek gayemiz.
Bunun için bir yol belirledik.
“Onurlu bir gazetecilik yapacağız” dedik.
“Patronu halk olan bir gazetecilik yapacağız” dedik.
“Kalemin namusunu koruyacağız” dedik.
Kimsenin önünde eğilmeden yürünecek bir yol çizdik kendimize.
Protokol koltuklarında oturanların peşinden değil, halkın gerçek sorunlarının peşinden koşacağız dedik.

Koştuk…
Protokole değil halka mikrofon uzattık, onların sesi olduk.
7 yıldır sayamayacağımız kadar çok kişinin sesi ve soluğu olduk.
Bu şehri mahalle mahalle dolaştık.
Gitmediğimiz semt pazarı kalmadı.
Bu memleketin neresinde bir sorun varsa biz orada soluk........

© Afyon Postası