Siyasi ahlâk ve etik üzerine…
Filozof Sokrates’in vurgulamış olduğu ‘kendini bil!’ sözünü mutlaka herkes duymuştur.
Etik konusundan son dönemde gerek kimi bilgi alanlarında gerekse gündelik hayatta çokça söz edilmekte. Etiğin felsefedeki tarihi çok eskiye dayanıyor. İçinde bulunduğumuz dönemde ise etik konusuna daha fazla önem verildiği gözlenmekte.
Etik’in sözcük kökeni eski Yunanca ‘ethos’tan geliyor. Onun kökeninde ise ethos’un çoğulu ‘ethe’ye ilişkin konular anlamına gelmekte. İonna Kuçuradi’ye göre; “canlı bir varlığın ‘mekân’ı, ‘sürekli gittiği, sığınığı yer, ortam’ anlamını içermektedir. (Kuçuradi, Etiğe Yaklaşımlar, Etikte Yaklaşımlar ve Bir ‘Evrensel Etik’ Düşüncesi, 1997).
Kökenindeki anlamı açısından ‘karakter’ veya ‘huy’ demek olan ‘etik’ sözcüğü esasen kişiye bağlı, kişiyle alakalı bir durumu, ona özgü bir yanı içeriyor.
Herakleitos, “bir insanın ethos’u (yani huyu) onun daimon’udur” sözünü dile getirmiştir (A. Baki Güçlü, Erkan Uzun, Serkan Uzun, Ü. Hüsrev Yolsal, Felsefe Sözlüğü, Bilim ve Sanat Yayınları, 2002).
‘Etik’in yanı sıra bir diğer önemli kavram da ‘ahlâk’. Gündelik hayatta insanların söylediği düşünce veya verdiği karar, yaptığı fiil ele alındığında ‘ahlâk’ kavramını bir topluluk, ortam, yer ve zamana paralel olarak ‘değerlilik kıstasları’ ya da hüküm, kriterler toplamından ibaret olarak değerlendirebildiği görülmektedir. Bu kavrayış etik ve ahlâk’ı benzer........
© 12punto
