Henüz başkanlığının 100 günü dolmadan ağır şekilde maruz kaldığımız Donald Trump küresel sistemi alt üst etmeye devam ediyor. Ama bu hafta onu kenara bırakıp Çin Halk Cumhuriyeti neler yapıyor biraz buna bakalım. Öncelikle Pekin'in 17 Ocak sonrasında yürürlüğe koyduğu Trump'ı muhatap almama ve ilişki kurmama politikası tüm hatlarıyla istikrarlı bir şekilde yoluna devam ediyor. ABD'nin sınırlı diplomasi geleneğinin 19 ve 20'inci yüzyıldaki tecrübelerinden faydalanma kapasitesine sahip olmayan Trump, “Şi benimle görüşecek, Çin bizimle anlaşma yapacak” hezeyanlarıyla tepinirken, Pekin'de bu yönde hiçbir hareket görülmüyor. Çin Halk Cumhuriyeti Devlet Başkanı Şi, vaktini Trump ile harcamak yerine 14-19 Nisan haftasını Vietnam, Malezya ve Kamboçya'yı ziyaret ederek değerlendirdi. Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi'nin bu turla ilgili olarak 19 Nisan'da yaptığı açıklamaya göre Şi'nin temasları sırasında bu Güneydoğu Asya ülkelerine Pekin yönetiminin çok taraflılığı ve uluslararası ticaret kurallarını kararlılıkla savunduğu yönünde güçlü bir sinyal verildi. ABD'nin Güney Çin Denizi'ndeki sınır anlaşmazlıklarından faydalanarak Çin-Vietnam ilişkilerini bozmaya yönelik girişimlerine de yine Şi'nin bu gezisinden güçlü bir mesaj çıktı. Taraflar kapsamlı stratejik işbirliklerini derinleştirme kararı aldılar. Trump, Şi'nin ziyaret ettiği ülkelerden Vietnam'a uygulanan gümrük vergisini yüzde 46'ya, Kamboçya'ya uygulanan vergiyi yüzde 49'a, Malezya'ya uygulanan vergiyi ise yüzde 24'e çıkarmıştı. Çin Halk Cumhuriyeti Devlet Başkanı, 2025 yılındaki ilk yurt dışı turunu ABD'nin ek gümrük vergilerine maruz kalan bu ülkelere düzenleyerek, bölgesinde güçlenmek için fazla bir çaba harcamasına gerek kalmadığını gösterdi. Trump, Şi'nin bu ziyaretinden de kendisi için bir sonuç çıkarmadı. Nitekim 22 Nisan'da yapılan açıklamaya göre ABD, Kamboçya, Malezya,........

© Yeşilgiresun