AK Parti iktidarının, Balkanlarda ve Orta Doğu’da takip ettiği siyaseti, ‘Yeni Osmanlı Hayâli’ olarak eleştirenler var. CIA Ajanı Graham Fuller, “Yeni Türkiye Cumhuriyeti” isimli kitabında da, bu iddiada bulunmaktaydı ki, haklıydı. Çünkü, kitabın yazıldığı 2008 tarihinde, Amerika’nın Büyük Orta Doğu Projesi kapsamında, İstanbul Başkentli bir Orta Doğu Federasyonu öngörülmekteydi. Düşününüz ki, o tarihlerde, FETÖ ÇETESİ de, devletteki hâkimiyetini pekiştirmekteydi! Bu projenin hayat bulması hâlinde, Osmanlı’nın eski hâkimiyet alanlarında etkin olacağımızı zannedenler de vardı. Hâlbuki, bu proje Türkiye için büyük bir tuzaktı. Çünkü, genişleyeceğiz derken, muhtemelen, Güneydoğu’yu kaybedecektik! Çünkü, bu proje aslında, Büyük Kürdistan projesiydi!

TÜRKİYE GERÇEĞE UYANDI!

Evet, 2012 yılı Şubat ayında, MİT Başkanı sayın Hakan Fidan’ın savcılığa ifadeye çağrılması ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Sakın gitme seni tutuklayacaklar” uyarısı üzerine, ifade vermeye gitmemesi ile başlayan süreçte, FETÖ ÇETESİ ile dişe diş bir mücadele yaşandı. 17-25 Aralık 2013 hâdisesi, aslında, bir Hükümet Darbesi plânıydı. Bu Darbe Teşebbüsüne ilk cevap, dershanelerin kapatılması ile verildi. O zaman, sayın Kılıçdaroğlu’nun, dershanelerin kapatılmasına nasıl karşı çıktığını hatırlatalım!

Sonra, bu çetenin yayın organları olan, Zaman Gazetesi ve Samanyolu Televizyonu kapatıldı. Sayın Kılıçdaroğlu’nun, Samanyolu televizyonuna giderek, hükümetin bu kararını da protesto ettiğini hatırlıyoruz! CHP milletvekilleri sayın Mahmut Tanal ve Eren Erdem de, Samanyolu televizyonunun önünde, polislere kalkan olmuşlardı!

Daha sonra, FETÖ ÇETESİ’NİN, 15 Temmuz 2016 gecesi düzenlediği başarısız Darbe Teşebbüsü ile, ÇETE’NİN devletten tasfiye edilmesi süreci başladı. Bu süreç hâlâ daha devam ediyor. Çünkü, ÇETE........

© Yeşilgiresun