menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Demokrasinin önündeki engel barış değil tabulardır!

17 0
16.05.2025

PKK’nin silah bırakma ve fesih kararını açıklaması farklı kesimlerde farklı biçimlerde yankılandı. Bu beklenmedik bir durum değildi, 50 yılı aşkın geçmişi olan bir örgütün kendisini feshetmesi ve 40 yıldan uzun süren bir savaşın bittiğini ilan etmesini geniş bir kesim -temkinli de olsa- sevinç ve umutla karşılarken, bir başka kesim ise adeta eleştiri bombardımanına tuttu. Karara yönelik Kürtlerden gelen eleştirileri “ulusların kendi kaderini tayin hakkı”nın gereği olarak Kürt halkının kendi iç meselesi kabul ediyor ve bu konuda herhangi bir yorumda bulunmuyorum.

PKK’nin kongre kararlarına ya da daha geniş bir ifadeyle barış sürecine ilişkin Türkiye tarafından gelen tepkileri ise kabaca iki gruba ayırmak gerekiyor. Bunlardan birincisini, 40 yıldır süren savaş ortamını kişisel olarak ya da mensubu oldukları siyasetin çıkarlarına aykırı olarak gördüğü için “barış” sözcüğünü duyduğunda bile irkilen, ikbalini halkların savaşına bağlamış olan kesimler oluşturuyor. Temsilcileri televizyonlarda yorumcu olarak sürekli boy gösteren bu gruptakilerin sayıları fazla olmamakla birlikte sesleri oldukça yüksek çıkıyor. Bunların gerçek dışı bilgiler üzerinden algı yaratarak, bilgi edinme kaynağı televizyonla sınırlı olan halkın önemli bir bölümünün kafasını karıştırmakta hayli mahir oldukları söylenebilir. İçlerinde emekli asker, profesör, gazeteci gibi sıfatlar taşıyanlardan oluşan bu gruba dahil olanların ıslah olmalarını dilemekten başka söyleyecek bir sözüm yoktur.

Gelelim Kürtler dışında toplumun geniş kesimini oluşturan diğer gruptan gelen tepkilere: Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki, Cumhuriyet’in kuruluşundan bu yana devletin müesses nizamı Ermeniler, Rumlar, Alevilerle birlikte Kürtleri de ötekileştirmiş ve tüm ideolojik araçları ile ayrımcı, düşmanlaştırıcı bir propaganda yürütmüştür. Özellikle 12 Eylül darbesi sonrasında Kürtlere yönelik inkar ve asimilasyon politikası ile bu........

© Yeni Yaşam