Erdoğan rakip olarak Yavaş’ı görmek istiyor…
Bütün içtenliğiyle yıllardır barış diyen Kürtler, kaygılarını gizli tutarak başta zindanlar olmak üzere umutlarını yükseltmeye devam ediyor. Ödenen bedellerin karşılığı olamasa da bu kez en azından, dilleri ve renkleriyle kabul görüldükleri bir atmosferi kazanmaya odaklılar. Devlet ise tarihsel bir “tutarlılıkla” kendi kurduğu cümleleri yadsıyacak pratiğine devam ediyor. Yoğun bakımdan bile Bahçeli ağzından barış sözcükleri saçarken, demokratik topluma doğru tek adım atmadan, yargısı, askeri, polisiyle savaşı ve faşist iç şiddeti tırmandırıyor…
İmamoğlu ve CHP’ye yönelik hukuksuzluklara “bu kadarı da olmaz” diyerek tepki gösterenlerin bir kısmı, yıllardır Kürtlere yapılanları “Kürde karşıysa olur” mantığıyla devam ederken, bir kısmı yaşananlara sessiz kalmış olmanın mahcubiyetini, az da olsa hissediyor. Kürtler söz konusu olunca plastik merminin yerini çelik çekirdeğin aldığını görmeleri ise oldukça zor! Oysa iktidar, CHP’ye yüklenirken bile “Kent Uzlaşısı” adı altında Kürtlerle yakınlaşmanın başladığı yeri hedef alıyor. Bu da asıl niyetinin bu yakınlaşmayı dağıtmak olduğunun ispatı.
Hesap fazla değişmedi, çok basit ve net: Kabaca ifade edersek, Erdoğan ve karşıtlarının @-@ değişmez denebilecek oyları dışındaki ’nin, 13’ü DEM Parti, 7’si de yüzer-gezer oylardan ibaret. Yani DEM olmadan kimse bu ülkede (en azından şimdilik) iktidar........
© Yeni Yaşam
