Neden Böyle Oldu? Nasıl Düzelir?
Eğitim, en liberal ülkelerde bile kamusal bir özellik taşır. Bizde ise yanlış eğitim politikaları bu özelliği her geçen gün erozyona uğratmaktadır.
Dünyada kamusal eğitimin önemi katlanarak artarken bizde durum içinden çıkılmaz bir hâl almaya doğru koşar adım gidiyor.
Kamu okulları ile özel okullar arasındaki fark katmerlenerek açılmıştır. Kamu okullarını başarısız, kalitesiz, sorunlu ve istenmeyen okullar olarak kabul edilmektedir.
Peki ama neden böyle?
Tam gün eğitim, standartlarının yüksek olması, yabancı dil eğitimin daha yoğun olması, teknolojik sistemlerin kullanılması, kapıdan alıp kapıya getiren hemen her unsuru düşünülmüş yan hizmetlerin bulunması, öğrencinin ilgi, istek ve yeteneğine uygun zengin aktivitelerin varlığı gibi konular özel okulları öne çıkarsa da işin aslı bu değil.
İşin aslı özel okulların kendi öğrencisini seçebilme hakkıdır. Yani çocuklar arasında “ayrım” yapabilme özgürlüğüdür. İşte bu noktada da özel okullar ticari bir yapıya dönüşebiliyorlar.
Çünkü özel okullar; bir yandan hazır bulunuş düzeyi yüksek öğrenciyi seçmek isterken diğer yandan da okulun ücretlerini eksiksiz karşılayabilecek ekonomik durumu yüksek aile çocuklarını okullarına katmak isterler. Bu nedenle acımasız bir rekabet, okul içinde ve dışında statü farkı kendiliğinden oluşuverir.
Hiçbir çocuğun ayırt edilmediği yer kamu okullarıdır. Kamu okulları; eğitimin bir hak olarak işlev gördüğü tek yerdir.
Eğitimin hak........
© Yeni Düzen
