menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Terörsüz Türkiye, bölge için ne anlam ifade ediyor?

19 0
14.07.2025

Terörsüz Türkiye süreci, Cumhuriyet tarihinin en önemli süreçlerinden biri. Geçtiğimiz hafta bu kritik sürecin en kritik aşaması olan 3. Aşaması çerçevesinde önemli gelişmeler oldu. 3. Aşama PKK’nın feshi ve silah bırakmasını kapsayan aşama. Bu aşama aslında PKK’nın fesih kararı aldığı kongresini gerçekleştirmesi ile birlikte başlamıştı. Fakat, elbette silahlı devlet dışı aktörler için fesih kararı siyasi iradelerini gösteren en önemli karar olsa da silah bırakmak bu siyasi iradenin devamlılığını gösteren en kritik adım. Daha da önemlisi, Terörsüz Türkiye süreci, aslında çok hızlı ilerleyen bir süreç. Bölgesel konjonktürün uygunluğu, Ankara’daki siyasi iradenin gücü ve yerli-milli bir süreçle karşı karşıya olmamız açısından daha önce bu çatışma çerçevesinde tecrübe ettiğimiz süreçlerden aslında farklı bir süreçle karşı karşıyayız. Yine de hepimizin hatırladığı dönemlerle karşılaştırdığımızda çok hızlı ve bileşenleri açısından güven veren bir sürecin devam ettiğini söyleyebiliyoruz. Bu noktada da çok kritik bir evredeyiz. Zira bu sürecin 5. ve son Aşaması, toplumsal bütünleşmenin sağlanması güven inşası üzerine oturuyor, dolayısıyla PKK’nın feshi ve silahların bırakılması kararına PKK’nin farklı unsurlarının uyuyor olduğunun kamuoyu tarafından görülmesi, yani üçüncü aşamanın kazasız-belasız gerçekleşmesi çok çok önemli. Durumun hassas olduğu taraflarca bilindiğinden ve sürecin fazla uzatılmaması gerektiğinin altı çizildiğinden 11 Temmuz’da düzenlenen sembolik silah bırakma ve imha eylemi öncesinde Öcalan’ın İmralı’dan yayınladığı video kaydı, hem Öcalan’ın daha önce kaleme aldığı mektubun ana hatlarının altını çiziyordu, hem Türkiye’deki siyasi iradenin tarihi bir devinim gerçekleştirme gücü olduğuna inandığını söylüyordu, hem de KCK unsurlarını bu sürecin gereklerini hemen yerine getirmeye davet ediyordu.

BÖLÜCÜ FİKRİN YENİLİŞİ

11 Temmuz’da gerçekleşen tören, pek çok açıdan sembolik bir tören ve taşıdığı sembolizm önemini artırıyor. Konunun uzmanları farklı açılardan törenin gerçekleştiği yerin Kürt milliyetçiliği, Türk-Kürt ilişkileri ve PKK’nın silahlı eylemlerinin ortaya çıkışı için ne anlam ifade ettiğini açıklayıp durdular. Bu açıklamaların hepsi başlı başına önemli zira hikâye PKK’nın silah bırakmasıyla, kendini feshiyle ve silahlı mücadeleyi sona erdirmesiyle bitiyor. Öte yandan törene PKK içerisinde Öcalan’ın mektubuna direniş gösteren şahin kanattan katılımların sağlanması, hatta önce onlara silah bıraktırılması son derece manidar. Unutulmamalı, Öcalan’ın mektubu ve videosu, basit bir silah bırakma, barış süreci çağrısı değildi. Öcalan, PKK’nin ve Kürtlerin ayrılıkçı/bölücü/kendi ulus devletlerini kurma mücadelesinin artık bir anlamı kalmadığını söyledi. Bu hususun son derece mühim olduğunu düşünüyorum. Öcalan, bu açıklamaları yaparken elbette bölgesel ve küresel mücadele koşullarında artık Türkiye’den ayrılma fikrinin artık bir anlam ifade etmediğini söylüyor. Ki şurası bir gerçek bugünün mücadelelerinde ve siyasi/jeopolitik konjonktüründe PKK gibi devlet dışı silahlı örgütlerin birilerin vekili olarak yaptıkları savaşın taşeron olarak suni teneffüsle yaşama ve yok olma dışında bir getirisi olması mümkün değil. Ama, bölgesel ve konjonktürel faktörlerin yanında- ki o faktörlerin bir kısmının oluşmasında Türkiye anahtar önemdeki aktörlerden biriydi- Türkiye’nin verdiği terörle mücadelenin........

© Yeni Birlik