menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

İsrail-İran savaşında bilemediklerimiz

12 7
02.07.2025

Genellikle haricî daireleri alâkadar eden dış siyasetteki hadiseleri bu köşede değerlendirirken, imkânlarımız nisbetinde tahlillerimizi Risale-i Nur’a göre yapmaya çalıştığımızı, okuyucularımız biliyorlar. Merhum Serdengeçti’nin de ifade ettiği gibi, İstibdat, Meşrutiyet ve Cumhuriyet dönemlerini dolu dolu yaşamış Bediüzzaman’ın eserlerinde, hadiselerin ekserisini doğru yorumlayabileceğimiz kıstasların zenginliğini okuyucularımız bildiklerinden; tahlil ve değerlendirmelerini bu açıdan yaparlar. Ki bize de yardım ediyorlar, yorumlarıyla…

Bediüzzaman’ın da dediği gibi; devletler ve milletler savaşının, insanî sınıflar savaşlarına dönüştüğünü,

Siyasette lâfız ile mana birbirlerine zıt olduğu hakikatini,

Yine Bediüzzaman’ın; klasik Avrupa telâkkisini değiştirerek, bu tarihî düşmana; “Birinci Avrupa” ile “İkinci Avrupa” diye bir ayrım getirdiğini,

Avrupa felsefesini de; “Kur’ân’a tâbi” ve “Kur’ân ile çatışma halinde” şeklinde ayırdığını,

“Dinsizlik cereyanına karşı ayrı ayrı iken mağlûp olan İsevîlik ve İslâmiyet, ittihad neticesinde dinsizlik cereyanına galebe edip dağıtacak ...” müjdesini,

Birinci Dünya Savaşı’yla başladığını düşündüğümüz “ahirzaman”ın tarihî akışını,

İnsaniyeti ve İslâmiyet’i yok etmek isteyen dinsizlik cereyanlarının küreselleştiğini,

Hürriyetlerin ve demokrasilerin “millî kimlikleri” daha çok öne........

© Yeni Asya