Radyodaki sevab
1952 yılında ailesinin isteği ile nakil olarak Van sanat okuluna öğretmen olarak geldi. Özel yeteneğe sahip Hamid Kuralkan, Van'da ilk defa bir radyo ve elektrik tamir atölyesi açtı. Okuldan sonra atölyede radyo tamiri yaptı.
Hamid Kuralkan, Cahid Ünsal vasıtasıyla Risale–i Nurlarla tanıştı. Bir süre Risale-i Nur’ları sathî olarak okudu, ama çevresi onu risale okuyan biri olarak tanıdı. Hamid Bediüzzaman’ı severdi, risalelere sahip çıkardı, ama mahiyetini tam bilmiyordu. Çevresinde Risale-i Nur’ları tenkit mahiyetinde okuyan bazı hocalar ona çeşitli sorular sorardı. O da sorulara bildiği kadarıyla cevap yetiştirmeye çalıştı, ama bazı sorulara cevap bulamadı. Hocalardan biri: "Sen ne biçim Nur talebesisin, hem Nurculuk dava ediyorsun, hem radyo tamir ediyorsun. Acayip şeyler söyleyen şarkı ve türküleri dinlettiriyorsun" dedi. Hamid Risale-i Nurlarla yeni tanışmış, kendisine soru yöneltenler ise toplumda “kanaat önderi” sayılan koskoca hocalardı. Bu sorular karşısında kafası allak bullak oldu.........
© Yeni Asya
