Farkındalık
Aynen öyle de; Rabbimizin nazarı altında olduğumuzu da hiçbir zaman unutmamak gerekir. Onu hatırdan çıkarmayıp, amellerimizi, yani işlerimizi, davranışlarımızı ona göre belirlemeliyiz.
Camide cemaatte, mescitte, medresede Allah’ı fark ederek ibadet ediyoruz. Bu fark ediş, bu yöneliş, hayatla da buluşmalı. Hayattaki bütün faaliyet ve muamelatta bu anlayış yaşanmalı, yaşatılmalı.
Allah’ı anmak, O’nu fark etmek, O’nu zikretmek seccadeye has değil. Namazın çekirdeği olan tesbih, tehlil ve hamd” her yerde dilimize pelesenk, hayatımıza enerji membaı olmalı.
Burası tamam. Ancak, Allah’ın bizden beklediği bundan ibaret değil.
O (cc), nasıl ki her yerde hazır, her şeye nazır; O (cc), her yerde var ve her şeyden haberdar; biliyor ve görüyor. Biz de O’nu (cc) fark edip, her an “kul” olma bilinciyle, imanıyla,........
© Yeni Asya
