Modern Müslüman - 1
İman perspektifinden bakıldığında ise, her büyük değişim ve dönüşüm İlâhî kaderin çizdiği geniş bir planın parçasıdır. İnsan, dünü ve yarını tam olarak göremez; fakat tevekkülle bakabildiğinde, karanlık gibi görünen hadiselerde dahi bir rahmet izi bulabilir. Kemalist devrim de işte böylesi çok boyutlu bir imtihan alanı olarak okunmalıdır.
Cumhuriyetin ilânı sonrası gerçekleştirilen inkılaplar; hilâfetin kaldırılması, medreselerin kapatılması, İslâmın hukuk sisteminden çıkarılması, ezanın Türkçeleştirilmesi gibi çok köklü değişimlere sahne oldu. Bu süreç, elbette Müslümanlar için ağır bir sarsıntıydı. Kur’ân eğitiminin yasaklanması, zihinleri derin bir şaşkınlığa sürükledi. Bu travmatik süreç, başta Bediüzzaman Said Nursî gibi zatlar olarak Müslümanların içine dönmesini ve hakikatle daha sahici bir yüzleşme yaşamasını da beraberinde getirdi.
“Belâ zahiren zulümdür, fakat hakikatte adildir.” Musibetler, gafleti dağıtan tokatlar gibidir. Batıyı zapt ederek gelen modernite dalgası, yalnızca teknolojik ilerlemeyi değil, aynı zamanda dini kamusal alandan dışlayan, ahireti ve ahlâkı unutturan ve insanı yalnızca bu........
© Yeni Asya
