menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

VARLIĞIN ÖTESİNDE BİR AİDİYET

5 1
14.07.2025

Bir belgeselde görmüştüm. Bir ceylan yavrusu, bir yırtıcıdan kaçarken dikenli çalılıklara takılıyordu. Yaralanmıştı, hareket edemiyordu. Annesi biraz ötede duruyor, sadece izliyordu. Yaklaşamıyordu. Tam o sırada, yakınlarda dolaşan bir çoban köpeği—Bir Border Collie—çalıların içinden gelen o ince sesi duymuş olmalı ki koşarak geldi. Ceylan annesi normalde böyle bir durumda saldırganlaşır, yavrusuna yaklaşanı uzaklaştırır, ama burada öyle olmadı. O an, bir tehdit değil, bir niyet okunmuş gibiydi. Köpek usulca yavruya yaklaştı ve dikenlerden kurtardı onu. Ceylan annesi sadece baktı. Ne kaçtı, ne karşı koydu. Sanki içten içe anladı. Yavrusunu kurtaran biri düşman olamazdı.
Bunu izlerken işte o an, sahiplenmek dedikleri şeyin ne olduğunu ilk kez o kadar açık gördüm. Hem de doğanın sessizliğinde.

Bazen bir kelime vardır, öylesine söylenmez. Söylenince kalbinden bir parça gibi düşer. Sahiplenmek de öyle bir kelime. Bir şeyle arana mesafe koymazsın, onu içine alırsın. Onu korumayı bir görev değil, içgüdü gibi hissedersin. Çünkü onunla bağ kurmuşsundur. Gözle değil, yürekle görmüşsündür. Bir anne çocuğundan........

© Turktime