Nerede çağımızın Ali Emîrîleri?
Okumak, öğrenmek, kendini geliştirmek her devirde güç kaynağı olmuştur. Bilginin ve verinin kötü ellerde korkunç bir silaha dönüştüğü günümüzde ise iyilerin okuması daha da önem kazanmıştır. Bu nedenle en büyük beka meselemizin eğitim olduğunu sık sık yazılarımda dile getirmeye çalışmaktayım. Özü iyilik hamuruyla yoğrulmuş Türk evladının güçlü olması hem millî bekamız hem de insanlığın huzuru için çok önemlidir. Bunun için çocuklarımızı, hatta yetişkinleri cezbedecek zengin kütüphanelere ihtiyacımız olduğu şüphesizdir. İnsan, âlemde hayal ettiği müddetçe yaşar. Benim de en büyük hayalim kitaplarla bezenmiş şehirler, kasabalar ve köyler. Millet bahçelerinin, bütün parkların köylerin mahallelerin orta yerinde, bütün camilerin ve okulların bahçelerinde zengin, geniş, ferah kütüphanelerin yer alması; genç yaşlı her yaşta insanların o huzur ikliminde kitapla, bilgiyle, sohbetle buluşmaları; şehirlerin en gözde yerlerinde zengin tematik kütüphanelerin (Edebî Eserler Kütüphanesi, Tarih Kütüphanesi, Bilim Kütüphanesi, Dinî Eserler Kütüphanesi, Yabancı Diller Kütüphanesi…) kurulduğunu görmektir. Kitaplar, bilim ve kültür hazinelerinin membaları. Kitaplar, hayatımıza yön veren hayatlar. Kitaplar, geçmişle gelecek arasındaki köprüler. Kitaplar, ellerimizden sımsıkı tutan sımsıcak eller. Kitaplar mutluluğun yollarını gösteren eşsiz rehberler. Kitaplar bir ticari meta olmamalı. Nerede bu çağın Ali Emîrîleri? Nerede milletine kütüphaneler........
© Türkiye
