"Senin adını yazacağım..."
“Yahu bu şehir ve insanları, esnafı çok hoş. Gezmeye yaşamaya değer bir şehir” dedim... Diyarbakır hatırama devam ediyorum... Delikanlı, nöbetçi eczaneye gitmek için yaya yürüyeceğimi fark ederek cipin ön kapısını açtı ve “buyur abi beraber gidelim” dedi. Ben de teşekkür ederek cipe bindim. Hâl hatır derken İzmir’de okuduğunu söyledi. Akhisar’a da gelmiş. Adı Ahmet’ti. Bana ne ilacı alacağımı sordu. Ben de dişim apse yapmış deyip cebimdeki ilaç kutusunu gösterdim. Ahmet gülümsedi “Ben diş hekimiyim sana daha tesirli ilaç yazarım” dedi. “Doktorum Erzurumlular ‘Kurban olayım tipiye, sürdü getirdi kapıya” derler onun gibi olduk” dedim. Gülüştük. Ona Divan Edebiyatından ezber bir gazel okudum çok hoşuna gitti. Sohbet ederek eczaneye vardık. İlaçları söyledi, eczacı ilaçlarımı verdi o da ilaçlarını aldı.........
© Türkiye
