Rusya’ya kurulan senaryo Ukrayna’yı vurdu
Rusya-Ukrayna savaşında artık son perdeye gelindi. Kremlin cephesinde dikkat çekici bir sakinlik hâkimken, Putin’in sessizliği ve Zelenskiy’nin artan telaşı, sürecin arka planına dair güçlü işaretler veriyor.
Peskov’un, “sürecin sakin ve sessizce çözülmesinden yanayız” sözleri, Kremlin’in alışıldık taktiğinin bir yansımasıdır. Her ne kadar medyaya yansımaması istense de perde arkasındaki müzakereler ve Putin’in seçtiği ifadeler, son aşamadaki güç mücadelesini açıkça ortaya koyuyor.
İngiltere merkezli Batı grubuna karşı, ABD merkezli Batı ittifakıyla yol haritasını belirleyen Rusya, nihai noktada istediğini almaktan geri durmayacağını her fırsatta gösteriyor.
Avrupa ise Rusya’nın kaybetmesi için bütün kozlarını masaya sürmesine rağmen bugün gelinen noktada Ukrayna’yı heba ettiklerini görmek zorunda kalıyor.
ABD ile Rusya’nın, “Patron kim?” sorusuna kendi aralarında bir cevap üretmiş oldukları artık saklanamaz bir gerçek.
Paylaşım sürecinde Rusya açısından “kırmızı çizgi” olan noktaların zorlanması ise küresel ölçekte yeni bir kaosun kapısını aralamak anlamı taşıyordu.
Her ne kadar Batı medyası Rusya’nın “battığını” ısrarla anlatmaya çalışsa da askerî uzmanların değerlendirmeleri bunun tam tersini işaret ediyor. Putin, aldığı toprakları geri vermeyeceği yönündeki tutumunu kararlılıkla sürdürüyor.
ABD-Rusya liderlerinin Alaska görüşmesinde teknik konularda mutabakata varıldığı anlaşılıyor.
Zelenskiy ile esas destekçileri İngiltere, Almanya ve Fransa sürecin bu........





















Toi Staff
Penny S. Tee
Gideon Levy
Sabine Sterk
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein