menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Büyüyünce Geçmeyen Yalanlar

9 19
yesterday

Yıllar önce bir çocuk psikoloğundan duymuştum:

“Çocukların 11 yaşına kadar yalan söylemesi normaldir. Ama bu davranış 11 yaşından sonra devam ediyorsa, üzerine düşünmek gerekir.”

Çocuklarda yalan, bilişsel gelişimin doğal bir parçasıdır.

Bilimsel araştırmalar — özellikle Talwar & Lee’nin çalışmalarına göre — çocuklar 2-3 yaşlarından itibaren gizlice yaptıkları bir şeyi inkâr etmeye başlar.

Zamanla bu yalanları daha tutarlı ve inandırıcı hale getirirler.

4 ila 11 yaş arasında görülen “nezaket yalanları”, yani bir hediyeyi beğenmemesine rağmen beğenmiş gibi davranmak, empati ve duygusal farkındalıkla doğrudan ilişkilidir.

Ama 9-11 yaş arasında söylenen yalanlar, dürtüsellik ve kişisel çıkar temelli hale geldiğinde, artık “doğal gelişim” olmaktan çıkar.

Yani 11 yaş sonrası hâlâ yalan söyleyen bir çocuk artık masum değildir; bu, bir uyarı işaretidir.

Sonra düşündüm.

Sonra bir daha düşündüm.

Sonra ülkenin hâlini düşündüm.

Ve kendime şu soruyu sordum:

“Bizde neden bu kadar çok 11 yaşını geçmiş ama hâlâ gönül rahatlığıyla yalan söyleyebilen insan var?”

Biraz siyaset sahnesine bakınca cevap hemen geliyor.

Üstelik bu yalanlar, çocuklarınkinden çok daha yaratıcı:

· “Hiç olmadı öyle bir şey!”

· “Görmedim, duymadım, bilmiyorum…”

· “Asla zam yapılmadı, sadece güncelleme…”

· “Muhalefet beceriksiz ama biz mükemmeliz!”

Hepsi, 11 yaş sonrası anlatılan masallar kategorisinde.

Tam da burada Behçet Kemal Çağlar’ın yıllar önce yaptığı o küçük ama unutulmaz oyunu hatırladım.

Bir konferansta “Yalan”........

© Tigris Haber