menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

İki yapıcı adam: Haberal ve Büyükerşen

197 31
02.04.2025

Sevgili okurlarım bazı isimler vardır ki sadece meslek ve akademik başarılarıyla değil, insanlığa katkılarıyla da ölümsüzleşir. Prof. Dr. Mehmet Haberal, işte tam da böyle bir isim.

Türk tıbbının dünya çapındaki gururu olan Haberal, yalnızca organ nakli alanında yaptığı devrimlerle değil, hayata organ nakliyle tutunmayı bekleyen insanların umudu olmasıyla da tarihe geçti.

Hani bazı insanlar için “işinin delisi” derler ya, Haberal hoca tam da bu tanımın hakkını veriyor. Sabahın erken saatlerinden gecenin ilerleyen saatlerine kadar hastane koridorlarında, ameliyathanelerde, laboratuvarlarda... Kendi elleriyle kurduğu Başkent Üniversitesi’nde, yine kendi elleriyle inşa ettiği hastanelerinde, eğitime ve bilime adanmış bir hayat.

Mehmet Haberal’ın ismi yalnızca Türkiye’de değil, dünya tıp literatüründe de altın harflerle yazılı. Türkiye’de organ nakli ve bağışı konusunda devrim niteliğinde adımlar atan Haberal, Dünya Organ Nakli Derneği’nin seçilmiş ilk Müslüman başkanı.

★★★

Bir gece telefonum çaldı. Karşımda gazeteci arkadaşım Sezai Bayar’ın eşi Dilek...

“Emin, Sezai’nin kasığında büyük bir şiş var. Acıdan kıvranıyor ama hastaneye gitmekten korkuyor. Sen şunu ikna edebilsen!”

Aldım telefonu ve ikna ettim! Birlikte Başkent Hastanesi’ne gittik. Saat tam 23.30’da hastaneye girmek üzere iken dış kapıda Haberal hocayla karşılaştık.

Karaciğer nakli ameliyatından çıkmış. Sezai’nin durumunu anlattık. Hoca onu sedyeye yatırdı ve kasığını açıp muayene etti.........

© Sözcü