“Hamlet’ten İvedik’e”
Peki, bizim yaratılış iyiliğimiz, hangi ipten köprülerde kötülükle inatlaşmaya başladı ve bu inatlaşmayı kötülük kazandı?
Aslında bu saf kötülük mü diye adlandırılır bilemiyorum ancak iyilik kulvarında olmadığını söyleyebilirim anlatacaklarımın.
İş dünyası zaten zorlu bir alandır. Bu alanda ayakta kalmak için mücadele etmek, sürekli aktif olmak ve gerektiği zaman “hayır” sözcüğüne denize düşmüşçesine sarılmak gerekir. Bu zorlu alan, bir de ticaret yapılan ülkede “kriz” sözcüğü hortlamaya başladığı zaman iyice tiyatro oyununa döner; ortalıkta ne masallar anlatılır akıllara zarar.
Seneler önce bir özel hastanenin otomasyon işini almıştık. İşler yolunda ilerledi; biz sorumluluğumuzu yerine getirdik, müteahhit de ödemelerini düzenli yaptı. Ancak son çekin ödemesi sırasında tablo değişti. Hastane inşaatı alanında tanınan bir firmanın çeki yazıldı. Bu iş insanı; özel şoförüyle gezen, İngiliz markası kedicik familyasından bir araca binen ve şirket merkezini neredeyse büyük bütçeli bir film setine çevirmiş biriydi. Derken, ticaretin kavalları inceden çalmaya başladı… Ve dışarıdan bakıldığında güçlü görünen bu firma bir anda iflas etti. Çekimizi sonradan sıkı bir takiple tahsil ettik ama kur farkı yüzünden elimizde kalan Türk lirası, zaten yeterince ezilmişti.
Geçenlerde YouTube’da amatör bir iş insanının anlatımına denk geldim. Üslubu belki amatördü ama anlattıkları, sahici bir profesyonelliği........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Sabine Sterk
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d