Yeni Bir “Dünya Okulu” Mümkün Mü?
Mevcut eğitim sistemleri bireysel farklılıkları göz ardı eden, insan doğasına uyum sağlamakta zorlanan, tek tip ve zorlayıcı yapılar olarak küresel ölçekte hâkim durumdadır. Oysa yapay zekâ, sanal gerçeklik ve açık kaynaklı eğitim platformları sayesinde kişiselleştirilmiş öğrenme sistemleri artık küresel ölçekte erişilebilir hale gelmektedir.
- YUSUF TOSUN
- 18 Eylül 2025
“Ya öğreten ol, ya öğrenen ol, ya dinleyen ol, ya da ilmi destekleyen ol. Beşincisi olma, helâk olursun!”
Hz. Muhammed (Taberânî, Beyhakî)
Dünya Bir Okul Olsaydı…
Hayal edin; dünya kocaman bir okul… Bu okulda insanlar, hayvanlar, ağaçlar, taşlar, yıldızlar… Kısacası; her şey bir rol üstlenmiş. Kimileri öğretiyor, kimileri öğreniyor, kimileri sadece dinliyor ya da destekliyor. Ama bir gerçek var: Beşinci bir şık yok… Ya bu büyük okulun içinde bir yeriniz vardır ya da sistemin tamamen dışında kalacaksınız.
İşin doğrusu, özü aynı olan her canlı ya da cansız varlık, dünyanın neresinde olursa olsun, bütünün bir parçası olarak işlevini yerine getirir. Ancak burada en önemli husus söz konusu varlığın doğal ortamından koparılmadan bu işlevi sürdürebilmesidir. Zira bir varlık doğal bağlamından koparıldığında, artık o varlık olmaktan çıkar, başka bir şeye dönüşür. Dolayısıyla etkisi de tepkisi de değişir.
Bugün bağlamından kopar(t)ılmış varlıklarla dolu bir dünyada yaşıyoruz maalesef. Bu nedenledir ki bugün dünya bir türlü dikiş tutmuyor. Eğitim bunu düzeltmek için hem bir alternatif, hem de potansiyel bir engeldir. Bunun farkında olan küresel güçler eğitimin ipini elinden bırakmıyor bir türlü. Pandemi bunun son global eğitim-yönetim provası oldu. İşte bizim de dikkat çekmek istediğimiz temel sorun burada! Şayet yukarıda sınırları çizilen bir dünya okulu kurulabilirse, insanlık yeniden aslına rücu eder ve işler de yoluna girebilir böylece.
Ama herkesin bu dünya okulunda rolünü ifa etmesi şartıyla: Ya öğreten, öğrenen, dinleyen ya da destekleyen… Beşinci bir şık yok. Seyirci kalmak da yok. Peki, gerçekten böyle bir okul inşa edilebilir mi?
Öğrenen Bir Gezegen Mümkün mü?
Evet, yeni bir dünya okulu inşası mümkündür. Ancak bu, sadece eğitimde makyaj yapma, süre uzatıp kısaltma ya da müfredatla oynamakla mümkün değildir. Tabii bu durum bir gecede olmayacak ama kararlı, kolektif ve bilinçli bir hareketle adım adım gerçekleşebilir. Önce küçük yerel örneklerle başlayabilir, akabinde süreç içinde küresel bir modele evirilebilir. Bunun için de evvela eğitimde köklü bir değişime ihtiyaç vardır ki; bu da yıllara sari bir planlamayla mümkün olabilir.
Öncelikle değerlerin, ilişkilerin, teknolojinin ve toplumsal yapıların da dönüşümü şart. İşin doğrusu düne göre bugünkü koşullar bunu gerçekleştirmeye daha müsait. Özellikle yapay zekâ, sanal gerçeklik ve açık kaynaklı eğitim platformları sayesinde küresel ölçekte erişilebilen, kişiselleştirilmiş öğrenme sistemleri bunu mümkün hale getirebiliyor artık.
Yeni bir dünya okulu inşası için mevcut eğitim sistemine de göz atmadan geçemeyiz. Bugün dünyada uygulanan eğitim modelleri, sanıldığı kadar çeşitli değil ne yazık ki. Aksine, bireysel farklılıkları göz ardı eden, insan doğasına uyum sağlamakta zorlanan, tek tip ve zorlayıcı sistemler küresel ölçekte hâkim durumda. Sadece bizde değil, dünyanın dört bir yanında eğitim sistemleri, uzun süredir küresel güçlerin ve sermayenin çarklarına hizmet edecek şekilde dizayn edilmiş durumda. Oysa düşünürler, uyarıcılar, bilim insanları, dâhiler yüzyıllar önce bizleri uyarmıştı:
Platon, “Zorla edinilen bilgi zihinde kalmaz” derken, Rabindranath Tagore daha da ileri gidip, “Bir çocuğu kendi öğreniminizle sınırlamayın, çünkü o başka bir devirde doğdu” demiştir.
Her bireyin yetenekleri, öğrenme kapasitesi ve yöntemi farklı farklıdır. Bir çocuğu........
© Perspektif
