Ekonomi ve finans dünyasının tecrübeli ismi Atilla Yeşilada, 2026 yılına doğru ilerlerken, yatırımcılar için zorlu ancak fırsatlarla dolu bir yol haritası çiziyor. Küresel ekonomi ve Türkiye’ye dair beklentilerini, piyasalarda belirleyici olacak trendler ve finansal şok ihtimalleri üzerine kuran Yeşilada, özellikle Türkiye için makro beklentilerin ötesine geçen üç heyecan verici yerel yatırım temasının altını çiziyor.

Peki, 2026 yatırım stratejisini belirlemek isteyenler, uluslararası piyasalarda hangi balonlara dikkat etmeli, Türkiye’de ise hangi sektörlerin aslan payını alacağını bilmeli? İşte uzman gözüyle gelecek dönemin en kritik ekonomik ve finansal analizleri.

Uluslararası kuruluşların (IMF, Dünya Bankası) 2026 beklentileri, küresel büyümenin %3 civarında, yani tam kapasitenin biraz altında seyredeceği yönünde. Gelişmekte olan piyasalardan (EM) kaynaklanacak büyük bir finansal kriz riski düşük görünüyor. Ancak dikkatler, ABD ekonomisi ve finansal piyasalar üzerindeki potansiyel fırtınaya odaklanıyor.

Yeşilada, 2007-2008’e benzemeyecek, ancak 1987 Kara Pazartesi’si gibi Wall Street’te büyük bir düşüşe (-15) yol açabilecek bir finansal kriz ihtimalinden bahsediyor. Bu şokun reel ekonomiye sıçraması beklenmiyor, ancak piyasalarda kısa süreli ciddi bir sarsıntı yaratabilir.

Bu kriz ihtimalinin temelinde iki faktör yatıyor:

Bu volatil ortamda Yeşilada, yatırımcılara sektör seçimine odaklanmalarını tavsiye ediyor:

Türkiye ekonomisi için makro tablo, sınırlı büyüme, düşen enflasyon ve kışa kadar stabil seyretmesi beklenen döviz kuruyla bilinen hikayeyi sürdürecek. Mehmet Şimşek’in Ortodoks politikaları ve güçlü Türk........

© Para Analiz