“Türkiyeli değil, Türk!”
Dikkatinizi çekmiş olmalıdır; son günlerde sosyal medyada, özellikle de X’te nereden icap ettiyse durduk yere tuhaf bir kampanya sökün etti, “Türkiyeli değil Türküm!” diye.
Çoğu kişi bu manasız klişeye mesleğini de ekliyor; “Türkiyeli değil Türk filancayım” şeklinde. Gözüme takılanlar şunlardı; Avukat, eczacı, akademisyen, hemşire, doktor. Bekledim ama “Türkiyeli değil Türk gazeteciyim” veya yazarım, çizerim, siyasetçiyim (vb) diyene rastlamadım. Belki benim gözümden kaçmıştır veya sıradadırlar.
Sadece yazar, çizer, gazeteci, siyasetçi erbabı değil tabii eksik olan.
Türkiye’de Türklüğünü altını kalınca çizerek vurgulayan başka meslekler de var. “Meslek” değil de meslek haline getirilmiş işler de denilebilir. Hatta marjinal de olsa bazı çevreler bu “iş” erbaplarını Türklük ile özdeşleştirmekte, onları “büyük Türk”, “kahraman Türk” gibi sıfatlarla taltif etmektedirler.
Misal, bu ara filmi çekilecek denilen Abdullah Çatlı ve benzerlerinin “Türklük için, vatan için” şiarıyla devlet korumasında icra ettikleri tetikçilik, işkence, uyuşturucu kaçakçılığı gibi “işler” var. Ama işte “Türkiyeli değil Türk tetikçiyim”, “Türkiyeli değil Türk işkenceciyim”, “Türkiyeli değil Türk uyuşturucu taciriyim” filan denilirse bazı Türk olmayan çevrelerin bunu istismar etme riski var…
Tansu Çiller de her an kampanyaya “Türkiyeli değil Türk siyasetçiyim!” diyerek katılabilir. “Türklük” için aktif siyasetteyken ifa ettiği icraatları hatırlatarak: “Çok şükür otel dışındaki halkımıza bir şey olmamıştır” (Madımak katliamı için). “Vatan için kurşun atan da yiyen de…” (Katliam faili Abdullah Çatlı için). “O köyleri Türk askerleri değil PKK helikopterleri yakmıştır” (Dersim’de askerlerin köyleri yakması üzerine). (Sahi bir ara “Türk milleti beni özledi, milletimle kucaklaşmak istiyorum” filan diye konuşmaya başlamıştı. Ne oldu o iş?)
Çiller demişken, kendisine bazen “Asena” bazen “komando” veya her ikisi birden “Komando Asena” denilmesinden hoşlandığı bilinen........
© P24
