menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

İSLÂM TARİHİNDE İMAM OLGUSU

20 0
30.07.2025

Sözlükte imam “kendisine uyulan kimse” demek olduğuna göre bir toplumun veya cemaatin başında bulunan ve onları yöneten, yönlendiren, bir açıdan da önek olan kişiler imam diye isimlendirilir.

İnsanların kendilerine uyup, ilimlerinden ve ictihadlarından faydalandıkları büyük âlimlere de ‘imam’ denmiştir. Çünkü insanlar herhangi bir meselede onların ictihadlarına uyarlar. Onlar fıkhî meselelerde önde olan kimselerdir. Mezheb imamları denilmesi bundandır. İmam Ebu Hanife, İmam Ahmed b.Hanbel, İmam Şafiî gibi.

Hadis ilminde otorite kabul edilen, bu ilimde önemli eserler yazan, hadis ve sünnet rivâyetinde peşinden gidilen büyük âlimlere de ‘imam’ denilmiştir. İmam-ı Buhârî, İmam-ı Müslim gibi.

Rasûlüllah’ın kızı Fatıma (r. anhâ) ile Ali’nin (ra) soyundan gelen önderlere de “imam veya ‘Ehl-i Beyt imamları” denildi. Sayılarının oniki tane olduğuna inanılır. İmam-ı Ali, İmam-ı Cafer-i Sadık, İmam-ı Zeynelabidin gibi.

Kur’an-ı Kerim’i güzel okuma ilmi olan kıraat ilminde üstün bir yeri olan âlimlere de “kıraat imamları” denmiştir. İmam-ı Âsım gibi.

Dikkat edilirse, bunların tümünde bir önderlik ve peşinde olan bir cemaat (ümmet) olgusu söz konusudur.

-İmâmet

İmâmet; imamlık, imam kavramı hakkındaki kanaat-dinî düşünce, imamın üzerine aldığı görev demektir.

Bunun iki boyutu vardır. Birincisi; imâmet-i suğra: Namaz kıldırmak için önde olanlara “namaz imamı” denilmiştir. (Türkçe’de buna ‘hoca’ denilmesi yanlıştır ve galat bir kullanımdır) Çünkü o da namazda önde bulunmaktadır ve arkasında bir cemaat (bir ümmet) namaz için toplanır.

Namazda ümmet durumunda olan cemaat, ümm (ana-kök-asıl-önder) durumundaki imama yani cemaatın liderine uymaktadır.

İkincisi; İmâmet-i kübrâ ya da imâmetü’l-uzmâ: Din ve dünya işlerinde insanlara öncülük ve yöneticilik yapan önder. Bu aynı zamanda imamın siyasi anlamıdır.

İslâm hukukunda/fıkıhta ‘imam’, müslümanların serbest oyu veya biatı ile, ümmetin (müslüman toplumun) din ve dünya siyasetini idare etmek üzere seçilen müslüman önderlere verilen isimdir. Bunun diğer adı halifedir.

Hilâfet sözü İslâm tarihinin başlangıcından itibaren vardı ve bilhassa daha sonraları imâmet manasında kullanılmıştır. Bu manada ‘imam’, İslâmla yönetilen bir ülkenin müslüman başkanıdır, reisidir. (Küçükaşçı, M. S. TDV İslâm Ansiklopedisi, 22/179)

“İslâm tarihinde ‘halife’ tabiri ilk defa Hz. Ebû Bekir hakkında kullanılmıştır. Resûlüllah’ın (sav) halefi olması sebebiyle sahabeler tarafından kendisine verilen; “halifetü rasûlillah” ünvana........

© Mir'at Haber