menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

MUTLULUĞA ADIM ATMAK MI DÜNYA EVİNE GİRMEK Mİ?

8 0
16.11.2025

MUTLULUĞA ADIM ATMAK MI DÜNYA EVİNE GİRMEK Mİ?

Evlenme haberleri magazin basınında duyurulurken genelde “Mutluluğa adım attılar” ya da “Dünya evine girdiler” ifadeleriyle verilir. İlk ifade sanki mutluluğun başlangıcı evlilikmiş gibi bir ön kabul taşır; önceki hayatı göz ardı eder. “Dünya evine girmek” sözünde ise daha gerçekçi bir anlam sezilir: Evlenmek yeni bir hayata, yeni başlangıçlara, yeni sorumluluklara “evet” demektir. Aynı zamanda eşlerin birlikte hayatı tanıyıp olgunlaşmaya, paylaşmaya tanıklar huzurunda verdikleri bir sözleşmedir evlilik.

Dünyanın bilinen en eski dönemlerinden beri var olan evlilik kurumu, gelecekte de neslin devamı ve toplumun istikrarı için gerekli görülecektir. Dinler ve toplum, evliliği kutsal bir görev gibi destekler. Birçok kültürde evliliğe hazırlık ritüelleri gençlerin evlenme hevesini artırır Düğünlerle şenlik havasında evlenen çiftlerin kararı kutlanır. Masallar genelde aynı sonla biter; kahraman zorlu mücadeleleri aştıktan sonra evlilikle ödüllendirilir ve hep mutlu yaşarlar.

Zihinlerde yer eden masalsı mutluluk beklentisi genelde evlilik hayatının gerçekleriyle uyuşmaz. Esasında masallarda verilen kesintisiz mutluluk mesajının gerisinde kişinin yaşamın zorluklarıyla baş ederek evliliğin getireceği zorluklara hazırlandığı gerçeği ilk anda akla gelmez. Kişinin kendine güven ve yeterlilik duygusunun gelişmesi, evliliğin sorumluluğunu taşıyacak duygusal olgunluğa erişmesi belli bir çaba ve emek gerektirir. Türlü zorlukların üstesinden gelebilmiş insan, küçük şeyleri dert edinip hem kendini hem eşini hem de başkalarını üzemeyecek bir yetkinliğe erişmiş demektir.

Gençler arasında ‘uygun bir eş bulmak zor’ algısı yaygın hatta çoğu evlenmekten korkuyor. Kızlar, evlenecek adam gibi adam yok, diyor; erkeklerse, evlenecek kız mı kaldı? diyor. Her iki tarafın da beklentisi kültürel kodlarımızda yazılı olan ideale uygun bir eşe sahip olmak: dürüst, güvenilir, iffetli, çalışkan, halden anlayan… Dikkat edilirse her iki taraf da karşı cinsi temsil eden özelliklerin gelişmiş halini eşinde görmek istiyor. Çağ ne kadar değişirse değişsin kültürün doğruları, ister istemez insanın seçimlerine yansıyor.

Gelişmiş insan, aileye sahip olmanın ve eşinin kıymetini bilir. Eşine Allah’ın emaneti gibi bakar. Kur’ân-ı Kerîm’de : “Size onlar sayesinde veya onlarla huzur ve sükûnete ermeniz için kendi cinsinizden eşler yaratması ve aranızda sevgi ve merhamet halk etmesi O’nun kudretinin........

© Mir'at Haber