İnsanı, zamanı, mekânı Kur’an’la şerefli kılan Rahman’dır. (Bakara/30, Tin/1-4, Kaf/1, Kadr/3, Enbiya/10, Fatır/32)

Zaman da, mekân da, insan da değerini Rahman’dan (cc)/Kur’an’dan alıyor. (Enbiya/10, İsra/1, Kaf/1, Tin/1-4, Kadr/3, Asr/1) Şeref, izzet O’nda, O’nunla… O’nsuz şeref ve izzet yok. Kur’an’a saygı; sadece lafzına, hıfzına saygı değildir. Kur’an’ın; ruhuna, bilinmesine, fıkhına, amacına, anlamına, hükümlerine, uygulanmasına, mesajlarının yayılıp yüceltilmesine/tebliğine ve temsiline gayret (cihad ve içtihad) gerçek saygıdır...

Şeref ve izzet Kur’an’da/Kur’an’ladır. O’nu (ahkam ve ahlakını) terk eden toplum, şerefini de, izzetini de kaybeder… Günümüzde iki milyar Müslüman’a, firavunlar açıkça meydan okuyabiliyorken, izzet ve şereften bahsedebilir miyiz?

Kadir Gecesi’nin değerini, önemini idrak, Kur’an nimet ve emanetinin korunması ile olur; sadece okunması ile değil… Anlaşılması, uygulanması, yaşanması, egemen olması için cihad etmekle olur.

Belki de bizim Rahman katındaki değerimiz, Kur’an’ın bizim yanımızdaki değeri kadardır. Kendimizi kontrol edelim; Kur’an hükümlerine ne kadar saygılıyız. Kur’an, hayatımızda ne kadar var?!

Her şeyi (kâinatı/evreni, eşyayı, zamanı, insanı...) yoktan, çift ve farklı yaratıp, kimini kiminden, bazısını ötekilerden üstün, şerefli ve değerli kılan........

© Milli Gazete