menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Küresel sahtecilik pazarı

10 0
12.08.2025

Türkiye’nin dört bir yanında sahte diplomalar, dünyada sahte liderler, sahte peygamberler, sahte din adamları, hatta sahte paralar…

Sahte olmak artık ayıp değil, aksine kariyer fırsatı. Yeter ki kalabalıklar alkışlasın, vitrin güzel görünsün. İçinin boş olması önemli değil; zaten çoğunluk içini merak etmez, ambalaj yeter. Devletler de sahtekarlığı, yalanı “ülke güvenliği” diye ambalajlıyor, “Biz yapıyoruz çünkü biz yoksak kaos çıkar” diyen dünya liderleri. Halk bu hikâyeye bayılıyor çünkü gerçek onları huzursuz eder. Gerçeğin kırışıklıkları vardır, o yüzden yüzüne bakmak istemezler. Halk için “Televizyonda söylediler, doğrudur” zaten uluslararası standart sertifikalı hakikat.

Ama sahtecilik sadece devlet işinde değil, hayatın her köşesinde. Markette hormonlu domates: kocaman, kırmızı, parlak, tadına gelince duvar sıvası. Portakalın turuncusu boya, etin kırmızısı boya; doğallık sadece etiketin üstünde. Bal diye satılan şey şeker şurubu, zeytinyağı diye aldığın şey rafine yağ karışımı. İnsanların damak tadı değil, gözü doyuruluyor; mide kandırmaya müsait. Evlerde taklit marka çantalar, sahte parfümler, Çin’den gelen “lüks” saatler… Telefonlar orijinal gibi ama içi boş, tıpkı çoğu insanın beyin deposu gibi.

Günümüzün bu çağın en eğlenceli sahteciliği: yüzler. Sahtecilik markette sahte peygamberlerde, sahte diplomalarda, sahte liderlerde dolaşırken, en çok merak konusu olan alanlardan biri kadınların estetik müdahaleleri oldu. Botoksla felç olmuş kaşlar, donmuş alınlar, gülünce bile yerinden oynamayan dudak kenarları… “Gençleştik” diyorlar ama gülüşleri morg sessizliğinde. Çoğu, merdiven altı güzellik merkezlerinde, sağlıksız dolgularla yapılmış; sahte gençlik tıpkı ülkelerin “mutlu ülke” masalları gibi, pürüzsüz görünüyor ama altı çürük. Estetik adı altında yapılan bu karnaval, yüzün mimiklerini öldürmekle kalmıyor, insanın duygularına da formaldehit basıyor. Ama çoğunluk bunu da seviyor çünkü sahte güzellik, sahte huzur kadar kolay yutuluyor.........

© Medya Günlüğü