Benim İçin Mardin de Bayram…
Her bayram kendi zamanının kendi özgünlüğü içerisinde gelir, yaşam hanemizin satır aralarına işlenerek.
Bu satırların ortalama başlığı ise çoğumuzun aklından geçen ve ince bir sızı gibi beynimizden ‘Nerde o eski bayramların tadı’ söylemi olarak çıkıp, yüreğimize derin bir sızı gibi işleyen sözüdür.
Belki geçmişin bilinçaltına işleyen hasreti,
Belki çocukluğun masumiyetini barındıran eylemleri,
Belki pişmanlıklarımızın geri dönüşü olmayan imkansızlığı
Belki de şimdinin varlığında yok olmuş olan, kaybedilenlerin özlemi…
Evet; geçmişin bayramları bir başkaydı, hissedebilme yeteneğimizin eşsizliğinde.
Bayram alışverişi nedeniyle arife günü, Hasan Ayyar çarşısının basamaklarından aşağıya akan insan kalabalığının telaşlı koşturmacasıydı, benim için Mardin de bayram.
Harcama kültürünün daha insanları esir almadığı ve bayram harçlığının dolar bazında parite durumuyla düşünülmediği anların tadını çıkarırcasına… O harçlıklarla alınan çatapat ve mantar tabancalarıyla ara sokaklarda oynanan hırsız-polisçilik oyunlarının gürültülü ve heyecanlı neşesiydi, benim için Mardin de bayram.
Öpülen elin riyasız, iliklenen ceketin gerçek saygıyı hak edene........
© Mardin Life
