menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Özlemek, Yarım Kalmanın İtirafıdır

13 12
02.10.2025

Öz; madem “hakiki, has, saf, bir şeyin manevi varlığı, zâtı, kendisi, bir şeyi o şey yapan” anlamlarına geliyor, kirlenen ya da özden ıraklaşan ruhun öze dönüş arzusu mudur özlemek?

Çiçeğin özü gibi o ki ruhun bozulmamış en saf; yani ilk haline “öz” diyoruz; o vakit ruhlar aleminin toplandığı meclise bezm-i ezel dediğimiz gibi “bezm-i öz, özler meclisi” de diyebiliriz.

O halde özlemek nedir esasında?

Ruhlar aleminde birbirini bütünleyen özün, sergüzeşt-i hayatında, parçacıklarının bütün olma çabasıdır diyebilir miyiz? Özü aramak, özün peşine düşmektir özlemek… Esmanın tecelligâhı insanın esmanın zatına doğru akışı mı, özlemek?

Özlemek… Kişinin esasında kendisini özlemesi… Kendisine, kendisinden olana hasret kalması… Dış gerçekliğin ve dışardaki uyarıcıların tesiriyle harap olan duygu/düşünce dünyasının içe/öze dönmesidir özlemek. Özümsediği şeye kavuşma arzusu…

İşte “ruh eşliği” burada tastamam anlaşılıyor. Zamanla yarımlaşanın, eşini bulup tam olma gayreti. Kişi özlemini duyduğu şeyde yanılgılar yaşayacaktı elbet. O halde kişinin özünü iyi tanıması öze yabancı tesirleri fark edebilmesi gerekir. Öz tam olunca özlemek ortadan kalkar. Özlemek kendini ve kendinde olanı arayış sancısı ve sabırsızlığı! Mecnun’u Leylâ peşinde çöllerde dolaştıran Leylâ........

© Maarifin Sesi