O kaçtı, ben kovaladım...
"Gündem" programımızın dünkü konuğu Ersin Tatar oldu. İzlenme rekorları kıran programda Tatar, kendisine yönelttiğim hemen tüm sorulara kaçak cevaplar verdi, kendi retoriğini anlatıp durdu.
Mesela kendisi görev süresinde yaptıklarını büyük marifet sanıyor hatta sanmakla kalmayıp, başka bir gerçeklikte yaşıyor.
Türk Devletleri Topluluğundaki bizim anlayamadığımız başarısını “eskiden masanın yanında dururduk, şimdi masada oturuyoruz” şeklinde bir başarı hikayesine dönüştürmüş durumda.
“İyi de Nisan ayında Semerkand’ta imzalanan deklarasyonda BM’nin KKTC’nin tanınmasını yasakladığı 541 ve 550 sayılı kararlara direk atıf var” diye üstelediğimde ise, “e mecburdurlar AB’den kredi alacaklardı diye yaptılar” diye cevap verdi!
“Ali” diye seslendiği ve ‘yakın arkadaşım’ diye nitelediği İlham Aliyev, bu nobran cevaplarını duysa ne derdi acaba?
O bunları başarı olarak anlatırken, ona Eski ABD Başkanı, dönemin Başkan Yardımcısı Joe Biden’ın Derviş Eroğlu ziyaretini, yine Mehmet Ali Talat’ın Beyaz Saray ziyaretini filan hatırlattığımda ise sessizleşip, başka konulara geçti!
Yine aynı şekilde ona ikimizin baş kahraman olduğu, 2021 Nisan’ında Cenevre’deki meşhur basın toplantısında yaşananları sordum.
Hatırlamayanlar için anlatacak olursam, Tatar’ın ve Türkiye’nin güya yeni olan ama aslında eski Taksim tezini ortaya koydukları o zirvenin sonrasında yapılan basın toplantısında, dönemin Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu pat diye “Anastasiadis bize Ercan’a karşılık Maraş’ı teklifini sundu, reddettik” demişti. Ben de soru hakkım olmamasına rağmen “yıllarca Rumların reddettiği ve bizim istediğimiz bu formülü neden reddettiniz?” diye araya kaynayıp soruyu yapıştırmıştım. Dün de bu soruyu “şimdi teklif edilse kabul eder misiniz?” diye referans göstererek sordum.
O gün Cenevre’de, Çavuşoğlu’ndan önce soruya sinirlenip, beni fırçalayan, kızan, sonra da mesaj atıp “kusura bakma, improvize yaptım” diyen kendisi olmasına rağmen, dün bu soruya “olmadı öyle bir şey” şeklinde cevap verdi!
Sonra ben üsteleyince de “Maraş bizim malımızdır, onu verip de Ercan’a direkt uçuş hakkı alırsak, bu tehlikeli olur çünkü Rumlar sonra bu kararı iptal edebilir, Maraş da elden gider” şeklinde cevap verdi!
Yani ya Ersin bey........
© Kıbrıs Postası
