Tek korkutan sahipsiz köpekler mi?
Yılmadım evlatlık için gereken ne ise onu yaptım. Ama bu sefer de başkaları istemedi. Velhasıl 42 yaşıma geldiğimde hayatıma çocuksuz devam ediyorum. Fakat ülkede bir çocuğun başına gelebilecekleri gördükçe belki de bu benim bir özlemim değildir de şansımdır diye düşünüyorum. Çünkü bu ülke çocuklarının sağlığından endişe edenler için çok vahim bir ülke.
Mesela başıma Nurgül Göksu’nun başına gelenler gelebilirdi. Nurgül Hanım çocuğunu, torununu ve gelinini kaybetti. Mahallede sağlam binalar varken çocuklarının binasının neden yıkıldığı sorusunun peşine düştü. Binanın altındaki Kervan Pastanesi’nin kolon kestiğini savcılar görmezden gelirken kendi elleriyle buldu ispat etti. Çocuklarının ölümünden sorumlu olanlar kaçakken, kimse davasına omuz vermemiş gözüküyor. En azından kaçakların fotoğraflarına bakıp gördüklerinde ihbar eden kimse yok şimdilik.
Tam bir sene önce ise Erzincan İliç’de bir altın madeninde toprak kayması meydana geldi. 9 kişi toprağın altında kaldı. Cesetlerine bile ulaşılamazken, bu madende kayma olacağı konusunda uyarıların yapıldığı ortaya çıktı. Çok önceden felaket geliyorum demişti. Kimse sorumluluk almadı ve hatta maden kapatılmadı. Kimse de ülkedeki madenlerin vahşi çalışma koşullarını dert etmedi. Sorumlulardan hesap sormadı.
2 Nisan’da ise İstanbul........
© İz Gazete
