İktidar hep doğru mu söyler?
Bunun üzerine, Metin Lokumcu anmasında ise İzmirli Dilşat Aktaş’ın kalçası kırılıyordu. Bunun üzerine dönemin başbakanı katıldığı bir televizyon programında Metin Lokumcu’nun öğretmenliğe yakışmayacak hareketler yaptığı ve terörist olduğunu söylüyordu. Dilşat Aktaş’tan ise “Kız mı kadın mı olduğunu bilemem” diye bahsediyordu. İnanmıyorduk dedikleri, kimin ne olduğunu çok iyi biliyorduk.
Ben her şeyi hatırlıyorum. Gezi olayları başlamıştı. Taksim’de Gezi Parkını korumak isteyen çocuklar sonradan Fethullahçı olduğu öğrenilen polislerle çatışıyordu. Hal o kadar yürek parçalayıcıydı ki, İzmir’de onlara destek vermek için sokaklara çıktık. Dönemin başbakanının hepimizi çapulcu ilan etmesi çok sürmedi. Sonrasında işler daha da büyüdü. Artık teröristtik, yıkıcılardık, bölücülerdik. 10 yaşındaki çocuklar göz altına alınıyorlardı, korkudan altına yapan çocuklar terörist ilan ediliyordu. Tam olarak Alsancak’ta kendi halinde oturan kızların saçları çekiliyordu. Kendi halinde otururken saçlarından tutulan kızlar hükümet düşmanı, devlet düşmanı ilan ediliyordu. Gözümüzün önünde dostlarımıza, bize........
© İz Gazete
visit website