menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ciğerin Lezzet Destanı

6 0
14.04.2025

“Ciğeristan”

İstanbul’un bitmek bilmeyen telaşının içinde, yolların gürültüsüne ve kalabalık sokaklara karışmış nice lezzet durağı çıkar karşımıza; fakat bunların içinde bir marka var ki, ciğerin adeta bir ezgiye dönüştüğü, her lokmada bir hatıranın yüreğe dokunduğu yer Ciğeristan.

Ciğerin dumanı karışır şehrin kokusuna; közde pişen her bir parçası, geçmişin mutfağından bugüne ulaşan bir öykü gibi belirir sofrada.

Aksaray’ın ciğere susamış sokaklarında bir mekan

Hataylı İsmail ve Ali Kember kardeşlerin çocukluklarının heyecanıyla yola çıkıp, Mersin’den İstanbul’a taşıdıkları bu serüven, bir damak geleneğinin doğuşudur aynı zamanda. Onların ellerinde ciğer, kebap olmaktan çıkıp bir sofra ritüeline dönüşür; her pişen et parçası, Anadolu’nun kalbinden İstanbul’un ruhuna uzanan bir köprüdür adeta. Ciğeristan, bir kebapçının ötesinde, ustalığın, sabrın ve emeğin ortak dili sayılır. Mekânın girişinde karşılayan güler yüz, masaya ilk gelen salatalar, titizlikle dizilmiş şişler ve mangalın başında ter döken eller, hep aynı öyküyü anlatır.

Tabelasında yazan isimle değil, arkasındaki hikâyeyle büyüyen ender mekânlardandır Ciğeristan. Ustalık bir kimlik, lezzet bir sadakat, hizmet ise içten gelen bir........

© İstiklal