Namaz-İman İlişkisi
İki hafta önceki yayınlanan “Namazın birey ve toplum hayatına etkileri” başlıklı yazımda namazın birey ve toplum hayatındaki etkilerini bugün ile ilişkilendirerek açıklamaya çalışmıştım.
Bu yazımda daha da ileri bir safha olan “Namaz-İman” ilişkisinin üzerinde durulmasının gerekliliğine binaen bu konuya yer verdim.
Çünkü, hem yapılan araştırmalar hem de gözlemlerimiz ülkemizde namaz kılma oranlarının her yıl belirgin düzeyde düştüğünü göstermektedir.
Bu durum, kendini Müslüman tanımlayan insanların namazdan uzaklaşmasının imandan uzaklaşması sonucuna yol açtığı gerçekliğini göz önüne sermektedir..
İslam dininin en temel iki kavramı olan iman ve namaz arasında doğrudan ve güçlü bir bağlantıyı ifade eder. Bu ilişki hem Kur’an-ı Kerim’de hem de Hadis-i Şeriflerde açıklanmaktadır.
İman; Allah(cc)’ın bir olduğuna, Allah’tan başka ilah olmadığına; Hz. Muhammed(sav)’in kul ve resul olduğuna inanmaktır.
Ayrıca, imanın şartlarından meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, ahiret gününe, kadere ve hayır-şerrin Allah(cc)’tan geldiğine kalpten inanmakla vücut bulur. Daha da kapsamlı; Allah(cc) ve Resulü(sav)’nün helal bildiklerini helal, haram bildiklerini haram bilmeyi de içine alır.
Kur'an-ı Kerimde salih amelin çoğunlukla imandan hemen sonra zikredilmesi, amel ile imanın birlikte bulunmalarının gereğine işaret eder.
Salih amel; Allah(cc)'ın emir ve yasaklarına riayet........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Sabine Sterk
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d