menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

31 Temmuz İnfaz Eşitsizliğinin Giderilmesi Önerisi

14 9
latest

İnfaz Kanunu; geçmişten bugüne hiçbir zaman sadelik taşımayan, her dönem değişik koşullara tabi tutulan bir kanun oldu. En son 5275 sayılı Kanun çözüm olarak sunuldu, daha üzerinden makul bir zaman geçmeden birçok değişikliğe uğradı. Birçok geçici hüküm eklendi. Hapis cezasının tam çekilmesini isteyenler, içeride yatmak istemeyenler, daha çok denetimli serbestlik ve koşullu salıverilme isteyenler, ikinci kez tekerrürün yani 4’de 4 olarak bilinen infazın kaldırılmasını isteyenler, af isteyenler, bunlara ilişkin kanun taslaklarının ve kanun tekliflerinin ardı arkası kesilmiyor. Olması gereken; sade, anlaşılabilir, karmaşıklıktan uzak, cezanın fonksiyonlarına hizmet eden ve deyim yerinde ise sabahtan akşama değiştirilmeyen bir infaz kanunu ve infaz yönetmeliği. Ama bu konuda hedeflenen amaca bir türlü ulaşılamadığı görülüyor. Hal böyle olunca, ortada infazın eşitliği ve adaleti kalmadığı gibi, hapis cezasından beklenen amaca da ulaşılamadığı görülmektedir. Bir taraftan cezasızlık algısı alıp başını giderken, diğer taraftan kendilerini kader kurbanı olarak görenler örtülü ve açık af beklemeye devam ediyor. Bu yolla, Ceza Hukukunun toplum düzeninde fayda sağlayabilmesi ve cezanın fonksiyonları konusunda toplumsal inancın tesisi zor gözüküyor. Haksız ve adaletsiz yargılandığını söyleyenler, başkaları affedilirken kendilerinin içeride tutulduğu yönünde itirazda bulunanlar, yapılan yargılamaları ve verilen mahkumiyet hükümlerini eleştirenler, bitmek tükenmek bilmiyor. Elbette mükemmele ulaşmak zor, fakat İnfaz Kanununa bir sisteme bağlı kalarak istikrar kazandırmak gerektiği tartışmasızdır.

Şimdilerde; 2. kez mükerrirlerin 4’de 4 infazlarının 4’de 3’e çevrilmesi, yani 2. kez mükerrirler bakımından da koşullu salıverilmenin önünün açılması, bundan başka geriye dönük bir tarih esas alınmak suretiyle denetimli serbestliğin geçici olarak genişletilmesi ve kalıcı olarak da cezasızlık algısını kıracak bir denetimli serbestlik düzenlemesine gidilmesi düşünülüyor.

2. kez mükerrirlerin cezaların infazının ne şekilde yapılacağı ve bundan sonra kalıcı düzenleme olarak denetimli serbestliğin nasıl uygulanacağı kanun koyucunun takdirindedir. Kanaatimizce; dönemsel olarak toplumsal taleplere göre kanun çıkarmakta fayda yoktur, olması gereken istikrarlı ve öngörülebilir bir infaz sistemidir. Ancak geçmişten bugüne yapılan tüm infaz değişiklikleri itibariyle, istikrarlı bir........

© Hukuki Haber