menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

11. YARGI PAKETİ'NİN HUKUKİ DEĞERLENDİRMESİ

12 1
saturday

GİRİŞ

Kamuoyunda “11. Yargı Paketi” olarak adlandırılan ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Adalet Komisyonu’nda kabul edilen kanun teklifi, Türk hukuk sisteminin birçok temel alanında köklü değişiklikler öngörmektedir. Paket; ceza hukuku, ceza infaz sistemi, icra ve iflas hukuku, avukatlık mesleği ile kamu ihale hukukuna ilişkin önemli düzenlemeler içermektedir.

Yargı paketlerinin temel amacı; yargılamaların hızlandırılması, hukuk güvenliğinin artırılması, mağdur haklarının korunması ve uygulamada yaşanan boşlukların giderilmesi olarak ifade edilmektedir. Ancak her yasal düzenleme gibi bu paket de yalnızca teknik değil, aynı zamanda anayasal ilkeler, temel hak ve özgürlükler ile hukuk devleti prensibi açısından dikkatle değerlendirilmelidir.

Bu çalışmada 11. Yargı Paketi’nde öne çıkan düzenlemeler; icra-iflas hukuku, ceza yargılaması, infaz rejimi, avukatlık hukuku ve kamu ihale hukuku bakımından incelenecek, ardından hukuki etkileri değerlendirilecektir.

ÖNE ÇIKAN DÜZENLEMELER

Tasarrufun iptali davalarında bağışlama sayılan işlemler genişletiliyor.

- Dolandırıcılık suçlarının yargılaması asliye ceza mahkemelerine bırakılıyor.

- Kısmi akıl hastalarına yönelik güvenlik tedbirleri yeniden düzenleniyor.

- Covid-19 infaz indirimi ağır suçlar bakımından tamamen sınırlandırılıyor.

- Avukatlık Kanunu’nda disiplin cezaları ağırlaştırılıyor.

- Kamu ihale itiraz başvuru bedellerinde kısmi iade sistemi getiriliyor.

I. İCRA VE İFLAS HUKUKUNA İLİŞKİN DÜZENLEMELER

1. Tasarrufların İptali ve Bağışlama Sayılan İşlemler

11. Yargı Paketi ile icra-iflas hukukunun en tartışmalı alanlarından biri olan tasarrufun iptali davalarına ilişkin önemli değişiklikler getirilmiştir. Buna göre;

- Aciz belgesi düzenlenen veya hakkında iflas kararı verilen borçlunun,

- İflastan ya da aciz belgesinden önceki 1 yıl içinde yaptığı bağışlar ve ivazsız tasarruflar, iptale tabi olacaktır.

- Üst soy, alt soy, üçüncü dereceye kadar kan hısımları, eş, boşanmış eş, kayın hısımları, evlat edinen-evlatlık ve aynı konutta yaşayan kişiler lehine yapılan işlemler gerçek piyasa değerine uygun ivazla ispat edilmedikçe bağışlama sayılacaktır.

Bu düzenleme, özellikle borçlunun mal........

© Hukuki Haber