Maarif modeli istenildiği gibi mi ilerliyor?
“Maarif modeli, Eğitim Fakültelerinin deneyim ve bilgi birikimini dikkate almakta isteksiz görünüyor. Bu yaklaşımsa, eğitim bilimleri anabilimdalı hariç çoğu bölümünün varlığının tartışılmasına neden olabilir.”
“Demokratik, katılımcı, kuralcı, hoşgörülü, uzlaşmacı, sorun çözücü dinamik bir nesil mümkün mü?”
Kuzey Yıldızı Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi, Dicle Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aziz Yağan ile eğitimimizi konuştuk.
Seçmeli Yaşayan Diller ve Lehçeler dersi ne durumda?
Öğrenci eğleneceği, mutlu olacağı, kendini geliştireceği, pek bilmediği ve merak ettiği seçmeli dersi özgürce tercih etmelidir. Öğrencinin seçmeli ders tercihine müdahale etmek, etkilemeye çalışmak, baskı kurmak, kampanyalar düzenlemek; kendini kötü hissetmesine, anadili ve inancı için ağır bir sorumluluk hissetmesine neden olabilir. Bizler anadilinde eğitim başlatılmasını beklerken; Bakanlık, Türkçe dışındaki anadillerini seçmeli ders yapmakla yetindi. Anadilinin seçilmesine yönelik kampanyalar örtük yani istemeden de olsa baskı içeriyor ve kaosa neden oluyor. Çoğu anadilinin kaybolma endişesi devam ediyor. Halbuki, yaşayan diller dersinin çokdilli, çokkültürlü bir toplumda zorunlu olması gerekiyor. Bu, toplumun realitesine uygun hareket etmenin, saygının gereğidir. Türkçe dışındaki anadilleri de önceliğe sahip olmalıdır. Bir öneri olarak, turistlerin geçiş ve uğrak yeri olan Trakya’da bir il ya da ilçedeki her öğrenci her yıl bir başka anadilini seçip selamlaşmayı, sayıları, adres tarif etmeyi öğrenebileceği bir uygulama başlatılabilir.
Yerel yönetimlerin istisnasız her bir personeline Kürdce, Arapça, Adıgece, ermenice, Gürcüce, Süryanice, Lazca anadillerinin birkaçından başlangıç seviyesinde sertifikalı kurs alma zorunluluğu getirilebilir. Mahallelerde Türkçe dışındaki anadillerinde kreş açabilmek için herhangi bir engelin olmadığını bir kez daha anımsatırım. Ve Türkçe dışındaki anadillerinde eğitim için daha fazla gecikilmemesi gerekiyor.
Yapılandırmacı sistem, Maarif Modeli derken nasıl bir seyir izliyoruz?
Çoğu alanda diğer bölgelerden açık ara geride olan bölgemizde eğitim öğretim de hala geride. Bu durumdan Bakanlık kadar, bölgemizdeki eğitim bileşenleri de sorumludur.
Türkiye’de örgün eğitimde yapılandırmacı sistemin tüm öğretmenler tarafından benimsendiğini, yaygın biçimde uygulandığını düşünmüyorum. Bırakalım okul öncesi, ilk, orta ve lise öğretmenlerini, üniversitelerde görev yapan kimi öğretim elemanları bile halen davranışçı sisteme göre derslerini ve lisansüstü çalışmalarını yürütüyor olabilir. Yani yapılandırmacı sisteme göre şekillendiğini varsaydığımız,........
© HalkTV
