menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Kentleşme ve Modernleşmenin İnançlar Üzerindeki Etkileri

16 7
11.09.2025

"Hidayetim, kemaletim olmazsa,

Marifet suyundan kabım dolmazsa,

Benden insanlığa eser kalmazsa,

Alevi isem Sünni isem ne çıkar.

Daimi’yem nefse galip olmazsam,

İlme, fazilete talip olmazsam,

Ele dile bele sahip olmazsam,

Alevi isem Sünni isem ne çıkar."

Aşık Daimi

Kentleşme ve modernleşme ile başlayan toplumsal değişim, inanç toplulukları üzerinde önemli dönüşümlere ve sıkıntılara neden olmuştur. Toplumsal değişim, inanç grupları üzerinde etkili olmuştur. Kentleşme, dinin geleneksel yapısını etkileyen önemli faktörlerdendir. Sekülerleşme, bireyselleşme ve topluluk içi bağların zayıflaması gibi olgular, toplumların inanç pratiklerini ve dini kimlikleri yeniden şekillendirdi. Cumhuriyet'in ilanıyla birlikte yaşanan bu süreçten, Türkiye'deki inanç grupları farklı şekillerde etkilendi.

Alevi toplumu kadar olmasa bile ülkede egemen inanç topluluğu olduğu halde Sünni-Hanefi toplumu da kentleşmenin yarattığı değişimden nasibini almıştır. Gerçi 1950’li yıllarda Ezan’ın Arapça okunması ve kurulan İmam Hatip Liseleri Sünni toplumda büyük bir motivasyona neden olmuştur.

Cumhuriyet öncesi varolan ve devletlerin inanç alanında toplumu dizayn etme aparatı olarak kullandığı selefi-irticacı tarikat ve cemaatler 1925 yılında çıkarılan Tekke ve Zaviyelerin Kapatılması Kanunu ile yasal statülerini yitirmiş ve yeraltına çekilmek zorunda kalmıştır. Bu durum, inanç pratiklerinin kamusal alandan özel alana taşınmasına neden olmuş ve Sünni-Hanefi toplumu içinde de farklı arayışları beraberinde getirmiştir.

***

Türkiye'deki Hristiyan ve Musevi azınlıklar, çoğunlukla kentsel bölgelerde yaşadıkları için söz konusu demografik değişimden daha az etkilendi. Lozan Barış Antlaşması ile tanınan haklar sayesinde koruma altında olmaları ve sayıca azınlıkta bulunmaları, kendi içlerinde otokontrol mekanizmaları kurarak toplumsal bütünlüklerini koruyabildiler.

***

Geleneksel olarak köylerde, kapalı cemaatler halinde yaşayan Alevi toplumu, kentlere göçle birlikte geleneksel yapısında doğal olarak değişimler başladı. Bu değişim, Alevi inancının batıni felsefi temelini oluşturan Anadolu Alevi Ocak Sistemi'nin öncüsü olan Dedelerin etkisini kaybetmesiyle daha da hızlandı. Dedelerin rehberliğinin azalması, toplumda çözülmelere yol açtı.

Ancak 1990'lardan sonra inşa edilmeye başlanan Cemevleri, kentlerde dağınık yaşayan Alevileri bir araya getirmede ve cemaat bilincini güçlendirmede önemli bir rol oynadı. Bu sayede Cemevleri, sadece bir ibadethane değil, aynı zamanda........

© HalkTV