İnekle Başlayan Katliam
Sevgili Dostlar,
Bir ülkeyi işgal etmek için tanklara, uçaklara, bombalara ihtiyacınız yoktur.
Bazen bir tek casus, bir milletin kaderini değiştirebilir. En son Gezi olaylarında müşahede ettik.
Ve bazen bir yalan, bin top mermisinden daha ölümcül olabilir.
Hindistan da işte böyle çöktü.
Dışarıdan değil, içinden.
Silahla değil, algı operasyonu ile, fitne ile, fesat ile, sinsice kurgulanmış toplum mühendisliği ile...
________________________________________
Tac Mahal’in Gölgesindeki Medeniyet
İngilizler gelmeden önce, dünya ekonomisinin üçte birine sahipti Hindistan.
İngilizler giderken ise yüzde ikisinin altına düşmüşlerdi çoktan.
Pamukla, çayla, ipekle değil; aynı zamanda bilimle, sanatla, hoşgörüyle dünyaya ilham veriyordu.
Babürler döneminde sıfırı keşfeden matematikçiler, yıldızlarla konuşan astronomlar, Ayurveda (yaşam bilimi) ile kitap yazan hekimler vardı bu topraklarda.
Farklı inançlar, farklı diller, farklı ırklar; ama aynı sofrada yemek yiyebilen bir halk.
Ve sonra İngilizler geldi.
Ne Napolyon gibi kükreyerek geldiler…
Ne de Hitler gibi çelik zırhla…
Kalemle geldiler.
Müfredatla, haritayla, fısıltıyla…
Önce ticaret dediler. Sonra eğitim. Ardından yönetim…
Ve en sonunda: Böl, düşman et, sömür.
________________________________________
İnekle Başlayan Katliam
Bu gözü dönmüş casuslar, bir gün Müslüman kılığına girip Hindu mahallelerine inek leşi bıraktılar.
Ertesi gün Hindu gibi giyinip domuzları Müslüman bahçelerine attılar.
Sahte mektuplarla camilere saldırı iftiraları yaydılar.
“Bakın, onlar size saldırıyor” dediler…
Ve halkı birbirine kırdırdılar. Milyonlarca masum insan pisi pisine birbirini öldürdü.
Nereden mi biliyoruz? Yıllar sonra bu casuslar hatıralarında her şeyi bir bir anlattılar, ama bizler onlara hiç kulak bile ver(e)medik.
Aynı mahallede doğan çocuklara farklı ders kitapları verdiler.
Müslümanlar geri zekâlı gösterildi, Hindular yüceltilerek anlatıldı.
Seçimlerde aynı sandığı paylaşmasınlar diye Müslüman’a ayrı, Hindu’ya ayrı oy pusulası verdiler.
İngilizce eğitimi sadece zengin kastlara açtılar, İngilizce bilenler önemsendi (bu size bir şeyler hatırlatıyor mu?)
Yoksulların kafasına 'kader' çivisini çaktılar. Onları küçümsediler, isimleriyle, kendileriyle, kültürleriyle alay ettiler.
________________________________________
Cinnah’a Fısıldanan........
© Habername
