menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ha, öyle miymiş?

8 0
yesterday

Empati yoksunu insanlar alnının teriyle çalışarak hayatta kalmak için çırpınan insanların çektiği çileleri anlayamaz. Atalarımız boşu boşuna "tok açın halinden anlamaz" dememiş. Diğerkâmlık yerini boşvermişliğe bırakmış. Zor zamanlardan geçiyoruz. Siyaset, ticaret, medya, sanat, edebiyat, tarım, turizm, adına ne derseniz deyin, ahlâkın ve maneviyatın kalmadığı yerlerde nasıl bir çürümüşlüğün, nasıl bir kokuşmuşluğun yayıldığını hepimiz görüyoruz. Gördüğümüz halde sonuç değişmiyorsa ortada büyük bir sorun var demektir.

"Yetkili" sandığımız kişilerin sorumsuz davranışları sorunların çığ gibi büyümesine sebep oluyor. Vurdumduymazlık ve sorumsuzluk kaldığı yerden devam ediyor. Çünkü kimse sorumluluk almıyor. Herkes suçu başkalarına atıyor. Fakat iş kâr paylaşımı, mal paylaşımı, makam paylaşımına gelince hepsi birer süper kahraman(!) oluveriyor. Ne hikmetse acilen çözülmesi gereken sorunlar pek de umurlarında değil. "Ulan her sorunu biz mi çözeceğiz, bütün sorunları çözersek bize gerek kalmaz ki" diye mi düşünüyorlar acaba?

Düşünmek insanın imtihanı ise bilgiyi sorgulamak da cesaret gerektirir. Her şeye körü körüne inanmamalıyız. İnsanlar çoğu zaman kendilerine ezberletilen şeyleri tekrar edip duruyorlar, hakikatin peşinden koşmuyorlar. Böylesine algı ve bilgi kirliliğinin yaşandığı bir dönemde inanmak istemeyen, görmek istemeyen, duymak istemeyen, öğrenmek istemeyen insanlara hiçbir ayet, hadis, fikir, atasözü, kanun, uyarı fayda etmiyor. Çünkü bağnazlaşmış insanların ufkunu açmak, cahilliğiyle övünenleri bilinçlendirmek hakikaten çok........

© Haber Vakti