Sivas’la Hafik arasında bulunan Sofular köyünden olan Hızır Paşa Pir Sultan Abdal’la aynı dönemin çocuklarıymış.
Pir Sultan Abdal büyük bir Halk Ozanı herkesçe bilinen sözü sohbeti dinlenen bir kişiymiş.
Hızır Paşa Pir Sultan Abdal’ın bu özelliklerinden dolayı bir gün Pir Sultan Abdal’a gelir;

“Pirim benimde elimden tut. Bende sayende bir yerlere geleyeyim büyük makamlar elde edeyim” deyince Pir Sultan Abdal…
“İyi de Hızır ben senin elinden tutarsam sende büyük mevki ve makamlara gelirsen ilk işin beni asmak olur” demiş.

Gün gelir Hızır İstanbul’daki sarayın adamı akabinde de paşa olur.
Valilik makamına ulaşır ve Sivas’a vali olarak atanır.
İlk icraatı büyük bir sofra hazırlatarak Pir Sultan Abdal’ı yemeye davet eder.
Pir Sultan Abdal “Bu yemekte haram var ben haram lokma yemem” deyince Hızır Paşa gazaba gelir ve…
“Atın bunu zindana” diye bir emir verir ve Pir Sultan Abdal zindana atılır bilahare de idam edilir.
Pir Sultan Abdal zindanda yazdığı bir şiirin bir kıtasında;
Pir Sultan Abdal’ım hey Hızır Paşa
Gör ki neler gelir sağ olan başa.
Hasret koydun bizi kavim kardaşa
Kâtip ahvalimi yaz Şah’a böyle. Diyerek şikâyetini dile getirir. (*)

XVI yüz yıldan 21. Yüz yıla geliyoruz.
Sözünü esirgemeyen hep doğruları söyleyen, boğazından haram lokma geçmeyen Pir Sultan Abdal’ların izine........

© Günışığı Gazetesi