Başarının Sırrını Üç Kelimede Anlattı
Kendisiyle Balıkesir’de gerçekleştirdiğim röportajda işine ve mutfak deneyimlerine dair görüşlerini, markasının kuruluş sürecinde yaşadığı zorluklar ve müşteri geri bildirimlerine verdiği öneme dair her şeyi bulacaksınız.
Sohbetimize Feyza Çelik’i tanıyarak başlayalım.
1983 Balıkesir doğumluyum evli ve iki çocuk annesiyim 16 yaşında Kaan isimli bir oğlum on yaşında Defne isimli bir kızım var. İlk, orta ve lise eğitimimi Balıkesir’de tamamladım. Ardından Ege Üniversitesi Tekstil bölümünde okudum. Mezun olduktan sonra kısa bir süre tekstil alanında çalıştım. Ama nedense çok sevemedim ve isteksiz olarak çalıştığımı fark ettim. O zamanların bana kattığı en büyük farkındalık ise mesai saatlerinde gözün sürekli saatteyse o işin sana göre olmadığı oldu.
Gastronomi alanına yönelmeni sağlayan şey neydi? Bu tutkun nasıl başladı?
Huzurlu ve mutlu bir üretkenlik sanırım aradığım şeyin ta kendisiydi. Çünkü amaçsız ve emeksiz bir yaşam fikri bana çok uzak. Çocukluk yaşlarında çok da üzerine düşünmediğim ama hep çok sevdiğim sofra sanatı hayatımda hep varmış aslında. En sevdiğim şeylerden biri annemin vitrinde misafirler için sakladığı porselenler ile masa hazırlamaktı. Mutfağı çok düşkün değildim aslında ama farklı mutfaklar farklı kültürler hep dikkatimi çekmiştir. Sanırım bunda Selanik göçmeni Çerkez asıllı bir babaannenin, Bulgaristan göçmeni bir baba dedenin, göçer yörük kökenli bir anneannenin, Balıkesir yerlisi Manav bir anne dedenin melez Türk kızı olmanın çok etkisi var. Ben bu renkli soyağacımı çok seviyorum.
Sahip olduğun mutfak anlayışın gastronomi kariyerini nasıl şekillendirdi?
Ben herhangi bir kurumda gastronomi eğitimi almadım. Tam olarak alaylı olduğumu da söyleyemem. Evimin mutfağındaki deneyimlerimi........
© Gerçek Gündem
