Tarif, Taltif ve Taraf Arasında Gidip Gelenler…
Hal böyle iken başlığı alıp siyasilere taşıdığımızda ortaya bambaşka bir tablo çıkıyor. Tanımlara sığmayan, tariflere dar gelen, taltiflere doyulmayan bu alanda dün söylediğinden bugün 180 derece dönüşler mi dersiniz? Milletten oy alamayan, ama alınan oyları çeşitli ve kıvrak çalımlarla iç etmeyi başaranlar mı dersiniz? Sınırları aşarken sinirleri yerle bir eden taltif ve ikramlar mı dersiniz? Yolsuzlukla suçlayıp içeri tıkma ya da vaatlerle süslü transfer operasyonları mı dersiniz? Yoksa taleplerle tahminler arasındaki uçuruma mı takılıp kalırsınız? Ve en önemlisi millet yoksulluktan inim inim inlerken, feryatlar arşa varmışken tüm bunları duymayan, görmeyen ve önemsemeyenler mi dersiniz? İşin o boyutunu sade yurttaşlar olarak biz ne biliriz? Bu ancak o alanın uzmanlarının, yetkili kurumların, daha doğrusu kulların ilgi ve bilgi alanına girer…
Bizim bilip gördüğümüz, yaşayıp tanık olduklarımız sınırlı ve kısıtlıdır; Konuyu soruyla açarsak? Politik gerginlikler, siyasilerin ayar veren baskıları, artan yaşam maliyeti, yarınlara ilişkin hayal ve beklentilerimizin yüzeysel ve kısa olup, soru işaretlerimizin uzun ve çengelli oluşu, trafikte önümüze çıkan acemi sürücülerden çektiklerimiz, markette gözümüze ve cüzdanımıza çarpan fiyat etiketleri, televizyonlardaki kutuplaşmalar bünyede nelere mi yol açıyor?
Tamam mı? Tamam değil tabii ki…
Yine şaha kalkan yoksulluk, kiraların ağız uçuklatan ederi, oy alamadan belediye satın almanın yolları, toplumda yaratılan altı boş zarfı dolu algı yönetimi, DİB’in Cuma hutbelerinde “Türk Medeni Kanunu”........
© Gerçek Gündem
