menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Manifest’o

19 0
11.09.2025

Manifest.

Daha bu yıl kurulmuş. Altı cici, pırıl pırıl kız. Girdim Spotify’a dinledim. Bayıldım müziklerine. Zaten muazzam bir ilgi var. Her bir parça 30 milyon, 40 milyon kez dinlenmiş.

Klasik müzik ve caz düşkünü ben bile bayıldım…

İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı kızları benim kadar beğenmemiş olacak ki, 7 Eylül’de ''Hayâsızca Hareketler'' ve ''Teşhircilik'' sebebiyle grup hakkında soruşturma başlattı.

Bakın Sayın Başsavcı. Türkiye Cumhuriyeti, kuruluşundan bu yana laiklik ilkesini devletin temel taşı olarak benimsemiştir. Bu ilke, yalnızca din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması anlamına gelmez. Aynı zamanda bireylerin inançlarına, düşüncelerine, yaşam tarzlarına ve kıyafet tercihlerine kimsenin karışamayacağı anlamına gelir.

Manifest grubunun sahne kostümleri bahane edilerek soruşturma açılması, konserlerinin iptal edilmesi ve üzerlerine “ahlâk” perdesi altında baskı kurulması, laik devlet anlayışına doğrudan bir saldırıdır.

Bir sanat grubunun sahnede giydiği kıyafetleri tartışma konusu yapmak, çağdaş bir ülkede utanç verici bir durumdur. Hele ki bu müdahalenin devlet kurumları eliyle yapılması, bizlere karanlık bir zihniyetin hâlâ toplum üzerinde tahakküm kurmaya çalıştığını göstermektedir.

Kim, neye dayanarak “hayâsızlık” ya da “teşhircilik” tanımı yapabilir? Kimin ahlâkı? Hangi ölçüye göre? Toplumsal ahlâk kavramı, sürekli değişen, zamana, kültüre, coğrafyaya göre........

© Gazete Pencere