Görüyoruz ama Görmüyoruz
Gözlerimiz açık ama bir anlamda hep kapalı. Sabah alarm sesiyle uyanıyoruz, elimiz ilk telefona gidiyor. Gün boyunca ekranlar arasında mekik dokuyoruz: cep telefonu, bilgisayar, tablet, televizyon… İşimiz ekranda, eğlencemiz ekranda, sohbetimiz bile bir mesaj kutusuna sıkışmış halde. Görüyoruz evet; görüntüleri, videoları, mesajları, bildirimleri… Ama artık ne kadar gerçekten görüyoruz, orası tartışmalı.
Eskiden “göz göze gelmek” bir anlam taşırdı. Şimdi ise gözler hep aşağıda, bir ekrana kilitli. Bir kafede oturan iki kişi, birbirine değil, ekranlarına bakıyor. Aileler aynı sofrada ama farklı dijital dünyalarda. Çocuklar parkta oynamıyor, tabletin başında çizgi film izliyor. Gençler odalarına kapanıp saatlerce sosyal medyada geziniyor ama kendi iç dünyalarında kayboluyor. Herkes bağlantıda ama kimse gerçekten bağlı değil.
Ekran süresi, artık bir sağlık terimi haline geldi. Göz sağlığından uyku düzenine, dikkat dağınıklığından duygusal boşluğa kadar birçok sorunun kaynağında bu süre var.........
© Gazete İlk Sayfa
