DOĞMAKLA ÖLMEK ARASI
BİR ŞEY itiraf edeyim mi?
Hayatın büyük bir bölümünde ölümü aklınıza dahi getirmiyorsunuz?
Duyuyorsunuz, görüyorsunuz ama camiden, mezarlığa giden ve ömrünü tamamlamış birinin dünyayı terk etmesi gibi rutin ve basitleştirilmiş bir olay olarak yaşıyorsunuz.
Aklınıza o dönemde bir gün sizinde bu şerbeti içeceğiniz falan gelmiyor.
Geliyor, dua ediyor.
Helallik veriyor ve rahmetliyi toprakla buluşturuyorsunuz.
Mezarlıktan ayrıldıktan sonra herkes yoluna ve işine gidiyor.
Ölü de ölüm de artık ardınızda kalıyor.
Ama ne zamanki ölüm, size yakın olanlara yaklaşıyor…
Ne zamanki ateş sizin yüreğinize de düşüyor…
İşte o zaman ölümün soğuk yüzüyle yakından tanışmış oluyorsunuz.
Yine de yolcu edilen siz değilsiniz ya şahit olduklarınızı kendinize yakıştırmıyorsunuz.
Belli bir yaş grubunda olanlar beni tasdik edeceklerdir.
Çünkü hayat o........
© Gazete Gerçek
