6-7 Eylül ve inkarcılık
Ulus devletlerin tarihi parlak kalemlerle, parlak sayfalara yazılmıştır. Ulus devlet öncesi var olan karanlık ulus devlet kurulunca ortadan kalkar; parlak bir gelecek başlar. Bu parlak tarih sürekli anlatılır. Yeniden ve yeniden anlatılan avcı öyküleri gibi giderek daha da parlaklaşır.
Bu parlak geçmiş okullarda sürekli anlatılır. Törenlerle, şiirlerle, skeçlerle, ev ödevleriyle sürekli işlenir. Parlak geçmişin işlendikçe parlaklaşan konuları ve kişileri, okul duvarlarına yerleştirilir. Bu yetmezmiş gibi, okulların içinde parlak geçmişe adanmış köşeler oluşturulur. Amaç geçmişi parlatmak, öğrencilerin gözlerini kamaştırmak ve akıllarını geçmişin eleştirisine yöneltmekten uzak tutmaktır.
Parlak tarih yazımında ulus devletlerin ezip geçtiği toprakların, yok saydığı kültürler ve halkların öne çıkarılması söz konusu olamaz. Yok sayılan, hatta yok edilen kültürlerin ve halkların izlerinin silinmesi, yaşanan acıların inkar edilmesi parlak tarih yazımının ayrılmaz parçasıdır.
Yaşadığı dünyaya parlak tarih penceresinden bakan, yani bakmak için koşullandırılan çocuk ve gençler hiç bilmeden yoğun bir yabancılaştırma sürecinden geçerler. Yaşadıkları toprakların, beslendikleri kültürlerin, kullandıkları sözcüklerin, hatta kendi adlarının yabancısı olurlar. “Anadolu hep Türk’tü, Türk kalacak!” diyenlere, “Bu ülke yüzde 99 Müslüman!” diyenlere inanacak duruma düşerler.
Türkiye Cumhuriyeti bir........
© Evrensel
