menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Bu ‘Amerikan savaşı’nda sıra ‘bize’ gelebilir mi?

47 23
21.06.2025

İsrail devleti ve bu devletin donandığı bölgesel, uluslararası çıkarları korumak üzere yapılandırılmış İsrail rejimi; bu rejimin güncel elebaşı Binyamin Netanyahu ve onun hâkim olduğu klik, 2023 Ekiminden beri Ortadoğu’yu kana bulayan bir topyekûn savaş doktrini uyguluyor.

Hamas’ın saldırılarını fırsat bilerek tüm Filistinlilere yönelik bir imha savaşına girişen; Gazze şeridinde yaşayan 2 milyon Filistinliyi tüm dünyanın gözleri önünde soykırıma tabi tutan; Gazze şeridini, benzerini Nazilerin Varşova’da Polonya Yahudileri için yaptığı gibi bir ölüm ve işkence gettosuna çeviren Tel Aviv rejimi, bu soykırım saldırısına başladıktan 10 ay kadar sonra savaşı önce Lübnan’a taşıdı. Lübnan’a ve Hizbullah güçlerine saldırısını, kimi zaman bir tek kişiyi katletmek için mahalle bloklarını yıkmaya, kimi zaman gündelik yaşam içindeki binlerce insanın elektronik cihazlarını, çevresindeki herkes için ölümcül olan bir patlayıcıya çevirecek denli kirli bir savaşa vardırdı.

Ardından tüm Batılı emperyalistlerin, İsrail ve Türkiye’nin de yer aldığı bölge güçlerinin büyük gayretiyle 10 yılı aşkın süredir dehşete ve kana buladıkları, cihatçı vekil güçleriyle içeriden kurt gibi kemirdikleri Suriye’ye nihai darbe indirildi.

Gazze’deki soykırıma gerçek bir tepki gösteren Yemen’i hem İsrail hem de ABD ölçüsüzce bombaladı. Irak’ta ABD-İsrail çıkarları için risk olarak görülen Haşdi Şabi güçlerine ağır kayıplar verdirildi.

Bölgede ABD-İsrail çıkarlarına biat etmeyen tüm güçlerin yönetimlerine suikast, sabotaj ve tuzaklarla saldıran İsrail, İran’ın da askeri ve diplomatik temsilcilerini yok ederek bu ülkeyi kışkırttı. Kendisine yönelik misillemeleri bahane ederek Tahran ve diğer İran kentlerine, bu ülkenin hava savunma kapasitesini de hem sınayan hem yıpratan taarruzlar düzenledi. Aylar sonra girişeceğini herkesin bildiği şimdiki büyük savaşa hazırlandı.

Tüm bunlar bütün dünyanın gözleri önünde, bir avuç ülkenin çoğunlukla etkisiz itiraz ve uyarıları dışında, başta Avrupa olmak üzere merkez kapitalist ülkelerin tamamının desteğiyle gerçekleşti. Gazze konusunda hamasetten öte hiçbir somut adım atmayan, kağıt üzerindeki ticari boykotu bile soykırım başladıktan 8 ay sonra, on binlerce Filistinli katledilmişken başlatan, ama gazetemizin de defalarca dile getirdiği gibi gerçekte bu ticareti hiçbir zaman........

© Evrensel