Geç gelen adalet ve AYM kararları
Anayasa Mahkemesi, bunca hukuksuzluğun yaşandığı ülkemizde, yetersiz de olsa zaman zaman olumlu kararlar vermekte, hak ihlallerini tespit etmektedir. İşçileri doğrudan ilgilendiren bireysel iş hukuku ve kolektif iş hukuku alanında da Anayasal hakların ihlal edildiğinin tespit edildiği AYM kararları mevcuttur. Bunun son örneklerinden birisi 8 Ağustos 2025’te Resmî Gazete’de yayımlanan karardı.
Bu karara göre TKİ ile muvazaalı alt işverenlik ilişkisi kurulan şirkette çalışan Murat Tokar’ın, sendika üyeliğinin TKİ’ye bildirilmemesi nedeniyle toplu iş sözleşmesinden yararlandırılmaması sendika hakkının ihlalidir. Muvazaalı alt işverene bildirilen sendika üyeliği asıl işverene de bildirilmiş sayılmalı ve bu işçiler TİS’ten yararlandırılmalıdır.
Ancak bu kararların uygulanması noktasında, AYM’den ve bu kararlara uyması beklenen diğer mahkemelerden kaynaklanan önemli sorunlar bulunmaktadır.
AYM kararları iş mahkemeleri tarafından çoğunlukla uygulanmamaktadır. İş Mahkemeleri bu kararlar yokmuş gibi davranmakta, önceki hatalı kararlarında ısrar etmektedir.
İş Mahkemeleri, ağırlıklı olarak Bölge Adliye Mahkemelerinin ve Yargıtay’ın kararlarını dikkate almakta, bu kararları takip eden ve doğru yorumlayabilen hakimler Yargıtay içtihadına uygun karar vermektedir. Bölge Adliye Mahkemelerinin iş daireleri de Yargıtay kararları ekseninde karar vermektedir.
Yargıtay ise birçok karar vesilesiyle Anayasa Mahkemesiyle çatışma içine girmekten çekinmemekte, ilgili Yargıtay dairesinin üyeleri ve başkanı AYM’yi “süper temyiz mahkemesi” olarak eleştirmekte, “yetkisini aştığını” iddia etmektedir. Yargıtay birçok AYM kararını bu gerekçelerle dikkate almamaktadır.
Grev yasaklama kararları........
© Evrensel
