Ya ‘Kendi çocuklarımız’ olsaydı?
Gazze'nin güneyi, Han Yunus..
Sanki şu mısralar yine, yeniden yaşanıyor...
“Koşun çocuklar koşun
Bugün bayram diyorlar
Şenlikler dağa çıkmış
Orda bizim çocuklar
Şeker diye bir kurşun deler yüreğinizi
Kan çiçekleri sarar beyaz elbisenizi”
“İnsani yardım” için bekleyen, yani bir avuç un, bir parça ekmek için toplanıp, çırpınan, umutla bekleyen masum, savunmasız çocuklara, saldırılıyor..
Başından, sırtından, göğsünden kalleşçe vurulmuş, 5-6 yaşlarında, 9-10 yaşlarında çocuklar...
Ellerinde hâlâ sıkıca tuttukları, yardım torbaları...
Af! Af Allah’ım!
Bu nasıl dehşet bir manzara, nasıl bitimsiz bir acı...
Kendi çocuklarımız geliyor gözlerimizin önüne…
Sahi, onlar da bizim çocuklarımız değil mi ki?
Hani şu, sarıldığımız, kokladığımız,........
© Doğruhaber
