Bayramlık ağzımız bugün açılsın!
Türkiye önemli bir eşikten geçiyor. Hem içeride hem dışarıda ilgilenmesi gereken onlarca mesele var… “Bayram günü bu meseleler de nereden çıktı?” diyenler elbet olacaktır. Ama unutulmamalı ki su uyur düşman uyumaz! Hem acının, çaresizliğin, yenilmişliğin bayramı da biraz buruk geçer. Aynı bugün olduğu gibi… Bayramlık ağzımız bugün açılmazsa daha ne zaman açılacak ki?!
İçeride gıda güvenliği, enflasyon, siyasi ihtiraslar, ben merkezli yaşam, kriminal muhalefet, öğretimin cenderesindeki eğitimsiz gençler, terör gibi meseleler önümüze çıkıyor. Sınırların dışında ise daha büyük bir mücadele veriliyor. Gazze’de soykırım var; uykularımızı kaçıran, bayramlarımızı zehir eden vahşetle yüz yüzeyiz. Doğu Türkistan’daki katliamlar, esir kamplarına kapatılan Müslüman Türk çocuklarının çaresizliği canımızı acıtıyor. Avrupa Birliği varlık savaşı veriyor, Rusya-Ukrayna hattı hâlâ sıcak. Suriye’de sular henüz durulmadı. İran, Yunanistan, Ermenistan gibi ülkelerle ilişkiler pamuk ipliğine bağlı. Yemen’de ‘suyumu bulandırdın’ keyfîliğiyle katliamlar yaşanıyor. Sudan ateş altında, Somali ve Libya’da kirli eller henüz kırılamadı, Bosna patlamaya hazır bomba gibi…
ABD her an bir puştluk yapabilir. Uygulanmaya çalışılan gümrük tarifeleri, yeni açılan ekonomi cepheleri, tek taraflı yaptırımlar, keyfî ilhaklar, işgal girişimleri, yok saymalar derken dünyayı yeni bir cehennemin eşiğine kadar getiren politikalara şahit oluyoruz.
Türkiye’nin üstesinden gelmeye çalıştığı bunca mesele var! Güçlü bir siyasi irade, zafere inanmış bir ekip, fedakâr bürokratlar, bayrağa adanmış babayiğitler bu meselelerin üstesinden gelmek için gece........
© Diriliş Postası
